^#smrgSAHAF Osmanlı Devleti'nin Kuruluşunun 700. Yılında Osmanlı Hanedanı - 1999

Osmanlı hanedanının bütün üyelerinin isimlerini ihtiva eden bu şecerenin hazırlanması hem gerekli, hem de açıkça görüleceği gibi son derece zor bir çalışmaydı. Osmanlı, Türk ve İslami şecere sistemi genel olarak Avrupa'daki sistemden oldukça farklıdır. Bu sebeple, Batı'da genel olarak kabul edilen soyağacı şekli, Osmanlılar için uygulanamaz. Bu durumun ortaya çıkardığı zorluklar, Avrupa'daki manada bir Türk aristokrasisinin Osmanlılar'da bulunmayışı ile daha da artmaktadır. Böyle bir Osmanlı aristokrasisi mevcut olsaydı şecere hazırlanmasına esas teşkil eden sülale isimlerini ve akrabalık bağlarını göstermemiz mümkün olurdu. Osmanlılar, yabancı menşeli şahıslar da dahil olmak üzere herkese yönetici sınıfa katılma ve en yüksek mevkilere erişme imkanını sağladı. Bir kişinin doğuştan gelen asaletine göre terfi ettirlmesi ender bir durumdu ve olduğu takdirde ikinci nesilden sonra devam etmesi çok zordu. Bizim sistemimiz gerçekten de liyakat ve başarıya dayanıyordu ve ülke, mutlak güce sahip olan bir Padişah tarafından idare edilmesine rağmen, bu sistem sosyal manada bir demokrasi olarak bile vasıflandırılabilir. Böylece, bir kişinin kiminle evleneceği de onun atalarına değil, hayatının herhangi bir dönemindeki mevkiine bağlıydı. (Aile Reisi Ertuğrul Osman'ın Takdim Yazısından)

Bu kitap 19. ve 20. yüzyıllarda doğmuş olan Osmanlı hanedanı azaları ve mensuplarının kimlikleri hakkında bilgi vermek arzusuyla hazırlanmıştır. Ayrca, hanedanın köklerini izah etmeyi ve aynı zamanda gerek Türkiye'de, gerek yurtdışında Hanedan-ı Al-i Osman soyundan geldiklerini iddia eden ve hanedana ait ünvanları haksız yere kullanan kişilerin iddialarını bertaraf etmeyi de amaçlamaktadır. Buna ilaveten, dünyanın dört bir yanına dağılmış olan Osmanlı ailesinin aralarında bağ kurmalarını ve özellikle genç neslin birbirine yaklaşmasını sağlayacağını ümit ederim. (Önsözden)