#smrgSAHAF Osmanlı İmparatorluğu'nda Reform 1856 - 1876 - 2015

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Kitap Matbaacılık
Dizi Adı:
Tarih Dizisi
ISBN-10:
9758829955
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199066820
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
510
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2015
Çeviren:
Osman Akınhay
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199066820
452753
Osmanlı İmparatorluğu'nda Reform 1856 - 1876 -        2015
Osmanlı İmparatorluğu'nda Reform 1856 - 1876 - 2015 #smrgSAHAF
0.00
Osmanlı devlet adamları, Kırım Savaşı sona erdiğinde Osmanlı İmparatorluğu'nun içeriden ve dışarıdan, ikili bir meydan okumayla karşı karşıya olduğunu biliyorlardı. Dışarıda Avrupa uygarlığının ve gücünün üstünlüğü, içerideyse azınlık milletlerin ayrılıkçı milliyetçilikleri, koskoca imparatorluğu dağılmanın ve yıkımın eşiğine getirmişti. Böyle kritik bir dönemeçte sahneye 'Jön Türkler'le Yeni Osmanlılar çıktı ve bu hareketin önderleri, yapısı heterojen bir nitelik taşıyan imparatorluğu canlandırmak ve 'Türklük' temelinde yeni baştan kurmak için -her ne kadar inişli çıkışlı ve istikrarsızca da olsa- büyük bir mücadeleye atıldılar...

Tarihçi Roderic Davison'ın, Tanzimat reformlarını ayrıntılarıyla incelediği bu önemli kitabı,1839 Gülhane Hattı Şerifi'nin ilan edilmesinden başlayarak 1856 Hattı Hümayunu ve 1876 Anayasası'na kadar olan dönemi içine alıyor. Yazar bu kapsamda ve zengin referanslardan yararlanarak, merkezi hükümeti kuvvetlendirmeye, taşra yönetimine çeki düzen vermeye, gayri-müslim azınlıkların yapısını gözden geçirmeye, hukuk, eğitim ve orduyu modernize etmeye ve tüm bir reform hareketinin doruk noktası olarak 1876 Anayasası'nın ilan edilmesine yönelik girişimleri enine boyuna inceliyor:

"Tanzimat döneminin uzun vadedeki en büyük başarısızlığı, imparatorluğu Osmanlılık öğretisiyle bir arada tutmaya kalkışmasıydı. Yine de Tanzimat dönemi bir ekin zamanıydı. Batı'dan esinlenen ilk adımlarla, bazen eskileriyle yan yana var olan yeni kurumlar yaratıldı. Modern Türkiye'nin kurucusu Atatürk'ünkü kadar kapsamlı değişiklikler gerçekleştirilememişti gerçi, ama Cumhuriyet döneminin reformlarının Tanzimat'ın hazırladığı temel üzerinde yükseldiği de bir gerçekti. Âli, Fuad ve Midhat Paşa gibi insanlar, genellikle suçlandıkları gibi, pervasız Batıcılar da değillerdi üstelik, sadece ölümcül bir tepkiyi kışkırtmadan ve önleri açıldıkça mümkün olduğunca hızlı yol aldılar. Son olarak, Tanzimat, yalnızca yeni ya da reformdan geçirilmiş kurumları ve bu kurumlarda tecrübe kazanmış insanları değil, ayrıca insanların zihinlerini dönüştürmüştü. Abdülhamid daha bir yıl geçmeden askıya almış olsa bile, 1908'i oluşturacak insanlar için bir simgeydi artık 1876 Anayasası."

Osmanlı devlet adamları, Kırım Savaşı sona erdiğinde Osmanlı İmparatorluğu'nun içeriden ve dışarıdan, ikili bir meydan okumayla karşı karşıya olduğunu biliyorlardı. Dışarıda Avrupa uygarlığının ve gücünün üstünlüğü, içerideyse azınlık milletlerin ayrılıkçı milliyetçilikleri, koskoca imparatorluğu dağılmanın ve yıkımın eşiğine getirmişti. Böyle kritik bir dönemeçte sahneye 'Jön Türkler'le Yeni Osmanlılar çıktı ve bu hareketin önderleri, yapısı heterojen bir nitelik taşıyan imparatorluğu canlandırmak ve 'Türklük' temelinde yeni baştan kurmak için -her ne kadar inişli çıkışlı ve istikrarsızca da olsa- büyük bir mücadeleye atıldılar...

Tarihçi Roderic Davison'ın, Tanzimat reformlarını ayrıntılarıyla incelediği bu önemli kitabı,1839 Gülhane Hattı Şerifi'nin ilan edilmesinden başlayarak 1856 Hattı Hümayunu ve 1876 Anayasası'na kadar olan dönemi içine alıyor. Yazar bu kapsamda ve zengin referanslardan yararlanarak, merkezi hükümeti kuvvetlendirmeye, taşra yönetimine çeki düzen vermeye, gayri-müslim azınlıkların yapısını gözden geçirmeye, hukuk, eğitim ve orduyu modernize etmeye ve tüm bir reform hareketinin doruk noktası olarak 1876 Anayasası'nın ilan edilmesine yönelik girişimleri enine boyuna inceliyor:

"Tanzimat döneminin uzun vadedeki en büyük başarısızlığı, imparatorluğu Osmanlılık öğretisiyle bir arada tutmaya kalkışmasıydı. Yine de Tanzimat dönemi bir ekin zamanıydı. Batı'dan esinlenen ilk adımlarla, bazen eskileriyle yan yana var olan yeni kurumlar yaratıldı. Modern Türkiye'nin kurucusu Atatürk'ünkü kadar kapsamlı değişiklikler gerçekleştirilememişti gerçi, ama Cumhuriyet döneminin reformlarının Tanzimat'ın hazırladığı temel üzerinde yükseldiği de bir gerçekti. Âli, Fuad ve Midhat Paşa gibi insanlar, genellikle suçlandıkları gibi, pervasız Batıcılar da değillerdi üstelik, sadece ölümcül bir tepkiyi kışkırtmadan ve önleri açıldıkça mümkün olduğunca hızlı yol aldılar. Son olarak, Tanzimat, yalnızca yeni ya da reformdan geçirilmiş kurumları ve bu kurumlarda tecrübe kazanmış insanları değil, ayrıca insanların zihinlerini dönüştürmüştü. Abdülhamid daha bir yıl geçmeden askıya almış olsa bile, 1908'i oluşturacak insanlar için bir simgeydi artık 1876 Anayasası."

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat