#smrgKİTABEVİ Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Burjuvazinin Evrimi - 2003

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Kayhan Matbaası
Dizi Adı:
İnceleme / Tarih Dizisi
ISBN-10:
9789758674039
Stok Kodu:
1199049640
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
597 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2003
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199049640
435636
Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Burjuvazinin Evrimi -        2003
Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Burjuvazinin Evrimi - 2003 #smrgKİTABEVİ
0.00
Türkiye tarihi genel tarihi gelişime uymakla birlikte, her ülke tarih, gibi özgün bir tarihtir. Net siyah ve beyaz renkler değil, ara tonlar ağır basar, İlk bakışta öyle kitaplarda yazıldığı gibi saflarını belirlemiş, kendi istemlerini program halinde formüle edip karşı karşıya gelmiş sınıflar göremeyiz. Tersine sanki her sınıf kendi üzerine vazife olmayan işleri yapıyormuş gibidir. Osmanlı padişahtan kapitalizmin gelişimini engelleyecek yerde, yukarıdan aşağıya reformlarla onun önünü açmaya çalışırlar. Burjuvazi ise yıkması gereken devleti Osmanlı hanedanından daha çok sahiplenir. Hatta devleti kurtarmak için padişahları bile devirir. Ordu, yani düzenin silahlı gücü ise düzeni koruyacak yerde -II. Meşrutiyet'in ilanında olduğu gibi- devrimin vurucu gücü olur.

Üst tarafta, yani egemen sınıflar arasında bunlar olurken alttakiler de, yani köylüler ve işçi sınıfı da pek kitaplarda yazılanlara uygun davranmazlar. Son Celali isyanlarının olduğu 1600'1ü yılların ilk çeyreğinden 1900'lü yıllara kadar, yani şöyle böyle 250 yıl boyunca köylü ve işçi hareketi yoktur. Tek tek işyerleri için değil genelde sınıf adına istemlerin öne sürüldüğü ilk işçi eylemleri II. Meşrutiyet'le birlikte ortaya çıkmıştır. Kurtuluş Savaşı'nın kitlesi köylüdür ama bu dönemde de bağımsız bir köylü hareketi gelişmemiştir. Bağımsız köylü eylemleri Cumhuriyet döneminde de gelişmemiştir.

Meşrutiyet'te de, Kurtuluş Savaşı'nda da, Cumhuriyet'te de ilericilikle gericilik, devrimcilikle tutuculuk, anti-emperyalizmle emperyalizm işbirlikçiliği içiçedir...

Türkiye Tarihi, ilk bakışta göze çarpan uyuşmazlıklara karşın, sınıflar mücadelesi öğretisini doğrulayan çarpıcı örneklerden biridir. Tarihi sürecin; siyasi önderlerin, liderlerin istemlerine ve keyiflerine göre değil de sınıfsal ihtiyaçlara göre belirlendiğini bu derece net olarak gösteren Örnekler herhalde nadirdir. (Arka kapaktan)

Türkiye tarihi genel tarihi gelişime uymakla birlikte, her ülke tarih, gibi özgün bir tarihtir. Net siyah ve beyaz renkler değil, ara tonlar ağır basar, İlk bakışta öyle kitaplarda yazıldığı gibi saflarını belirlemiş, kendi istemlerini program halinde formüle edip karşı karşıya gelmiş sınıflar göremeyiz. Tersine sanki her sınıf kendi üzerine vazife olmayan işleri yapıyormuş gibidir. Osmanlı padişahtan kapitalizmin gelişimini engelleyecek yerde, yukarıdan aşağıya reformlarla onun önünü açmaya çalışırlar. Burjuvazi ise yıkması gereken devleti Osmanlı hanedanından daha çok sahiplenir. Hatta devleti kurtarmak için padişahları bile devirir. Ordu, yani düzenin silahlı gücü ise düzeni koruyacak yerde -II. Meşrutiyet'in ilanında olduğu gibi- devrimin vurucu gücü olur.

Üst tarafta, yani egemen sınıflar arasında bunlar olurken alttakiler de, yani köylüler ve işçi sınıfı da pek kitaplarda yazılanlara uygun davranmazlar. Son Celali isyanlarının olduğu 1600'1ü yılların ilk çeyreğinden 1900'lü yıllara kadar, yani şöyle böyle 250 yıl boyunca köylü ve işçi hareketi yoktur. Tek tek işyerleri için değil genelde sınıf adına istemlerin öne sürüldüğü ilk işçi eylemleri II. Meşrutiyet'le birlikte ortaya çıkmıştır. Kurtuluş Savaşı'nın kitlesi köylüdür ama bu dönemde de bağımsız bir köylü hareketi gelişmemiştir. Bağımsız köylü eylemleri Cumhuriyet döneminde de gelişmemiştir.

Meşrutiyet'te de, Kurtuluş Savaşı'nda da, Cumhuriyet'te de ilericilikle gericilik, devrimcilikle tutuculuk, anti-emperyalizmle emperyalizm işbirlikçiliği içiçedir...

Türkiye Tarihi, ilk bakışta göze çarpan uyuşmazlıklara karşın, sınıflar mücadelesi öğretisini doğrulayan çarpıcı örneklerden biridir. Tarihi sürecin; siyasi önderlerin, liderlerin istemlerine ve keyiflerine göre değil de sınıfsal ihtiyaçlara göre belirlendiğini bu derece net olarak gösteren Örnekler herhalde nadirdir. (Arka kapaktan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat