#smrgKİTABEVİ Osmanlı'dan Günümüze Etnisite ve Sınıf Tartışmaları - 2022
Editör:
İbrahim Biri
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
9786051969558
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
167 s.
Basım Yeri:
Konya
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
102,40
Havale/EFT ile:
99,33
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199208872
595335
https://www.simurgkitabevi.com/osmanlidan-gunumuze-etnisite-ve-sinif-tartismalari-2022
Osmanlı'dan Günümüze Etnisite ve Sınıf Tartışmaları - 2022 #smrgKİTABEVİ
102.40
Etnisite ve sınıf olgularının, insanlık tarihi kadar bir geçmişe sahip olduğunu söylemek mümkündür. İnsanların var olmaya başladığı andan itibaren toplumsal yaşamda bir heterojenlik durumu söz konusu olmuştur. Bu heterojenlik durumu ise toplumsal tabakalaşmanın temelini oluşturmaktadır. Tabakalaşma ise bazen “sınıf” bazen de “etnisite” üzerinden gündeme gelmiştir. Etnisite ve sınıf kavramlarının sosyal disiplinlerin çalışma alanına dahil olmasında, çeşitli dönemlerde yaşanan bazı olaylar/durumlar etkili olmuştur. Bu çalışmanın ana kavramlarından biri olan sınıf kavramı, yaşayan, canlı bir kavram olması itibariyle bizlerin ilgisini cezbetmiştir. Tıpkı dünyaya yeni gelen bir bebek gibi, içinde bulunduğu topluluğun değerleri ile şekillenerek, yaşanan toplumsal olaylardan etkilenerek ve nihayetinde evirilip değişerek devamlılığını nesilden nesile sürdürmektedir. Sınıf kavramının bu özelliği, onun karşılık geldiği anlamların sürekli irdelenmesi; var olduğu topluma ait olaylar, toplumda hâkim olan kuramlar ve değerlendirildiği perspektiflerce ele alınması lüzumunu doğurmaktadır. Aynı şekilde etnisite kavramının da dünya üzerinde insan ırkı çeşitliliği var olduğu sürece, her dönemin, her milletin temel toplumsal gerçekliklerinden biri olacağını söylemek mümkündür. Dolayısıyla etten kemikten yaratılmasa da bu iki kavram toplumun özünden, kökünden sağlam damarlarla beslenmektedir. Hâl böyle olunca da her zaman her coğrafyada; bir toplumun dinamiklerini çözümlemenin bir yolu olarak bu kavramlara başvurulacak ve bu kavramların ışığında hem toplum ile ilgili bilgilere ulaşılmaya hem de toplumların derinine inilmeye çalışılacaktır.
Etnisite ve sınıf olgularının, insanlık tarihi kadar bir geçmişe sahip olduğunu söylemek mümkündür. İnsanların var olmaya başladığı andan itibaren toplumsal yaşamda bir heterojenlik durumu söz konusu olmuştur. Bu heterojenlik durumu ise toplumsal tabakalaşmanın temelini oluşturmaktadır. Tabakalaşma ise bazen “sınıf” bazen de “etnisite” üzerinden gündeme gelmiştir. Etnisite ve sınıf kavramlarının sosyal disiplinlerin çalışma alanına dahil olmasında, çeşitli dönemlerde yaşanan bazı olaylar/durumlar etkili olmuştur. Bu çalışmanın ana kavramlarından biri olan sınıf kavramı, yaşayan, canlı bir kavram olması itibariyle bizlerin ilgisini cezbetmiştir. Tıpkı dünyaya yeni gelen bir bebek gibi, içinde bulunduğu topluluğun değerleri ile şekillenerek, yaşanan toplumsal olaylardan etkilenerek ve nihayetinde evirilip değişerek devamlılığını nesilden nesile sürdürmektedir. Sınıf kavramının bu özelliği, onun karşılık geldiği anlamların sürekli irdelenmesi; var olduğu topluma ait olaylar, toplumda hâkim olan kuramlar ve değerlendirildiği perspektiflerce ele alınması lüzumunu doğurmaktadır. Aynı şekilde etnisite kavramının da dünya üzerinde insan ırkı çeşitliliği var olduğu sürece, her dönemin, her milletin temel toplumsal gerçekliklerinden biri olacağını söylemek mümkündür. Dolayısıyla etten kemikten yaratılmasa da bu iki kavram toplumun özünden, kökünden sağlam damarlarla beslenmektedir. Hâl böyle olunca da her zaman her coğrafyada; bir toplumun dinamiklerini çözümlemenin bir yolu olarak bu kavramlara başvurulacak ve bu kavramların ışığında hem toplum ile ilgili bilgilere ulaşılmaya hem de toplumların derinine inilmeye çalışılacaktır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.