1990'ların başlarında, Türkiye'nin entelektüel genç kesiminin volta attığı yer olan Beyoğlu'nun orta yerinde, Nazi subayı üniforması giymiş Ferhan Şensoy'un durup dururken onlarca kişiyi tek bir "yere yat" komutuyla dakikalarca yüzü koyun sokak ortasında yatırdığı, 2000'lerle birlikte, şiddetin gündelik hayata içselleştiği bir ülkede, herhalde Sanford'un, Milgram'ın, Şerifin ve Asch'in deneysel otoriteryenlik ve uyma teorileri ve 'Adorno'nun Sarkacı' "pratik" bir önem taşıyor. (Arka kapaktan)
1990'ların başlarında, Türkiye'nin entelektüel genç kesiminin volta attığı yer olan Beyoğlu'nun orta yerinde, Nazi subayı üniforması giymiş Ferhan Şensoy'un durup dururken onlarca kişiyi tek bir "yere yat" komutuyla dakikalarca yüzü koyun sokak ortasında yatırdığı, 2000'lerle birlikte, şiddetin gündelik hayata içselleştiği bir ülkede, herhalde Sanford'un, Milgram'ın, Şerifin ve Asch'in deneysel otoriteryenlik ve uyma teorileri ve 'Adorno'nun Sarkacı' "pratik" bir önem taşıyor. (Arka kapaktan)