#smrgKİTABEVİ Parıldayan Hatıralar: Sevgi Gönül Koleksiyonlarından Son Dönem Osmanlı İstanbul'una Ait Kilise Gümüşleri -
Sadberk Hanım Müzesi ilk İcra Komitesi Başkanı merhum Sevgi Gönül'ün sağlığında büyük bir titizlikle oluşturduğu Osmanlı Dönemi Kilise Gümüşleri Koleksiyonu, 2003 yılında vefatından sonra Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonlarına dahil edilmiştir. Bu sergi ile 18. yüzyıldan 20. yüzyıl başına kadar olan dönemde, Osmanlı İstanbulunun kozmopolit, çok kültürlü toplumsal yapısını ve sanatsal zevkini yansıtan 65 adet eser sergilenmiştir.
Sergilenen eserlerin çoğunluğu gümüştür ve bunların büyük kısmı tuğralı olup Osmanlı tebası içinde yer alan hıristiyan cemaatin ihtiyaçları doğrultusunda, İstanbul'daki gümüş atölyelerinde üretilmişlerdir. Bu eserler aynı zamanda kullanıldıkları ortama dair aydınlatıcı bilgiler veren kitabeler de içermektedir. Kitabelerin ışığında, eserlerin çoğunlukla 19. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul ve ekseriyetle Boğaz kıyılarındaki Rum kiliselerine, aynı ailenin üyeleri, esnaf toplulukları veya kiliselerin etrafında gelişmiş olan yardım amaçlı kardeşlik cemiyetleri tarafından, yaşamlarında tanrısal koruma ve ruhlarının ebediyeti için bağışlanmış olduklarını öğrenmekteyiz. Bu kitabeler bir nevi dua oluşturdukları gibi, Bizans'a dayanan geleneklerin Osmanlı'daki devamlılığını da vurgulamaktadır.
Sergide, kiliselerde düzenlenen Asai Rabbani ayinlerinin gerektirdiği dinsel eşyalar, vaftiz ve suların kutsanması gibi önemli dini törenlerde kullanılan kaplar, değişik ibadet eşyaları, aydınlatma gereçleri, piskopos asaları, cüppesi ve aksesuarlar yer almıştır.
Sadberk Hanım Müzesi ilk İcra Komitesi Başkanı merhum Sevgi Gönül'ün sağlığında büyük bir titizlikle oluşturduğu Osmanlı Dönemi Kilise Gümüşleri Koleksiyonu, 2003 yılında vefatından sonra Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonlarına dahil edilmiştir. Bu sergi ile 18. yüzyıldan 20. yüzyıl başına kadar olan dönemde, Osmanlı İstanbulunun kozmopolit, çok kültürlü toplumsal yapısını ve sanatsal zevkini yansıtan 65 adet eser sergilenmiştir.
Sergilenen eserlerin çoğunluğu gümüştür ve bunların büyük kısmı tuğralı olup Osmanlı tebası içinde yer alan hıristiyan cemaatin ihtiyaçları doğrultusunda, İstanbul'daki gümüş atölyelerinde üretilmişlerdir. Bu eserler aynı zamanda kullanıldıkları ortama dair aydınlatıcı bilgiler veren kitabeler de içermektedir. Kitabelerin ışığında, eserlerin çoğunlukla 19. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul ve ekseriyetle Boğaz kıyılarındaki Rum kiliselerine, aynı ailenin üyeleri, esnaf toplulukları veya kiliselerin etrafında gelişmiş olan yardım amaçlı kardeşlik cemiyetleri tarafından, yaşamlarında tanrısal koruma ve ruhlarının ebediyeti için bağışlanmış olduklarını öğrenmekteyiz. Bu kitabeler bir nevi dua oluşturdukları gibi, Bizans'a dayanan geleneklerin Osmanlı'daki devamlılığını da vurgulamaktadır.
Sergide, kiliselerde düzenlenen Asai Rabbani ayinlerinin gerektirdiği dinsel eşyalar, vaftiz ve suların kutsanması gibi önemli dini törenlerde kullanılan kaplar, değişik ibadet eşyaları, aydınlatma gereçleri, piskopos asaları, cüppesi ve aksesuarlar yer almıştır.