#smrgKİTABEVİ Pasaport Lütfen : Gezi Yazıları - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6255956064
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
392
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
324,35
Havale/EFT ile:
311,41
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199236977
624052

https://www.simurgkitabevi.com/pasaport-lutfen-gezi-yazilari-2025
Pasaport Lütfen : Gezi Yazıları - 2025 #smrgKİTABEVİ
324.35
Dünya rahatını bozan gezginlere açar sırlarını. Tehlikeli, maceralı yolculuklara çıkmayı göze alanlara. İbn Battuta, Marco Polo ve Kristof Kolomb gibi. Yoksa evimizi saray, ülkemizi dünyanın cenneti ve halimizi medeniyetin zirvesi görebiliriz.
Başka ülkelerdeki milletlerin farklı kültürler, yaşanabilir hayatlar kurduklarından bihaber kalırız. Dünyada evrensel medeniyet, savaş, ticaret, seyahat nedeniyle başka diyarlara açılanlar sayesinde hayat bulmuştur. Eşyaların, malların icat ve fikirlerin sürekli dolaşımı seyyahların kaleminde dile gelir.
Moğolistan'dan Amerika'ya, Çin'den İspanya ve Portekiz'e, Avrupa'ya ve Asya'ya, güneyden kuzeye, doğudan batıya yapılan gezilerin notlarını okuyacaksınız bu kitapta. “Knut Hamsun çok değil yüz sene önce Oslo'da evsiz, parasız, koltuğunun altında bir battaniye ile aç karnına geziniyordu. Onun adımlarını izleyip Aker caddesine, Belediye sarayına doğru bakıyordum. Hamsun o kadar yoksulluğun arasında yazdığı yazılardan gelecek telif parası beklentisindeydi. Ben sadece bu soğuk şehirde sıcak umutlar nasıl yeşeriyor merakındayım. Knut Hamsun'un bütün sorunu bir dilim ekmek ve gece için barınacak bir yer bulabilmekti Oslo caddelerini dolanırken. Ben 4 yıldızlı bir otelde kalacaktım. Aç-açık değildim yani. Yine de ruh akrabalığı duydum onunla. O Norveçliydi, yerliydi bu şehirde, akşam nereye sığınabileceğini düşünmek zorundaydı. Ben uzak diyardan farklı kültürden gelmiş, daha korunaklı olsam da nihayetinde bir garip yabancıydım.”
Okuyucunun önünde Kristof Kolomb gibi dünyayı keşfetme imkânı duruyor. Kitabın sayfalarını açarak ilk adımı atıyorsunuz belki de.
Başka ülkelerdeki milletlerin farklı kültürler, yaşanabilir hayatlar kurduklarından bihaber kalırız. Dünyada evrensel medeniyet, savaş, ticaret, seyahat nedeniyle başka diyarlara açılanlar sayesinde hayat bulmuştur. Eşyaların, malların icat ve fikirlerin sürekli dolaşımı seyyahların kaleminde dile gelir.
Moğolistan'dan Amerika'ya, Çin'den İspanya ve Portekiz'e, Avrupa'ya ve Asya'ya, güneyden kuzeye, doğudan batıya yapılan gezilerin notlarını okuyacaksınız bu kitapta. “Knut Hamsun çok değil yüz sene önce Oslo'da evsiz, parasız, koltuğunun altında bir battaniye ile aç karnına geziniyordu. Onun adımlarını izleyip Aker caddesine, Belediye sarayına doğru bakıyordum. Hamsun o kadar yoksulluğun arasında yazdığı yazılardan gelecek telif parası beklentisindeydi. Ben sadece bu soğuk şehirde sıcak umutlar nasıl yeşeriyor merakındayım. Knut Hamsun'un bütün sorunu bir dilim ekmek ve gece için barınacak bir yer bulabilmekti Oslo caddelerini dolanırken. Ben 4 yıldızlı bir otelde kalacaktım. Aç-açık değildim yani. Yine de ruh akrabalığı duydum onunla. O Norveçliydi, yerliydi bu şehirde, akşam nereye sığınabileceğini düşünmek zorundaydı. Ben uzak diyardan farklı kültürden gelmiş, daha korunaklı olsam da nihayetinde bir garip yabancıydım.”
Okuyucunun önünde Kristof Kolomb gibi dünyayı keşfetme imkânı duruyor. Kitabın sayfalarını açarak ilk adımı atıyorsunuz belki de.
Dünya rahatını bozan gezginlere açar sırlarını. Tehlikeli, maceralı yolculuklara çıkmayı göze alanlara. İbn Battuta, Marco Polo ve Kristof Kolomb gibi. Yoksa evimizi saray, ülkemizi dünyanın cenneti ve halimizi medeniyetin zirvesi görebiliriz.
Başka ülkelerdeki milletlerin farklı kültürler, yaşanabilir hayatlar kurduklarından bihaber kalırız. Dünyada evrensel medeniyet, savaş, ticaret, seyahat nedeniyle başka diyarlara açılanlar sayesinde hayat bulmuştur. Eşyaların, malların icat ve fikirlerin sürekli dolaşımı seyyahların kaleminde dile gelir.
Moğolistan'dan Amerika'ya, Çin'den İspanya ve Portekiz'e, Avrupa'ya ve Asya'ya, güneyden kuzeye, doğudan batıya yapılan gezilerin notlarını okuyacaksınız bu kitapta. “Knut Hamsun çok değil yüz sene önce Oslo'da evsiz, parasız, koltuğunun altında bir battaniye ile aç karnına geziniyordu. Onun adımlarını izleyip Aker caddesine, Belediye sarayına doğru bakıyordum. Hamsun o kadar yoksulluğun arasında yazdığı yazılardan gelecek telif parası beklentisindeydi. Ben sadece bu soğuk şehirde sıcak umutlar nasıl yeşeriyor merakındayım. Knut Hamsun'un bütün sorunu bir dilim ekmek ve gece için barınacak bir yer bulabilmekti Oslo caddelerini dolanırken. Ben 4 yıldızlı bir otelde kalacaktım. Aç-açık değildim yani. Yine de ruh akrabalığı duydum onunla. O Norveçliydi, yerliydi bu şehirde, akşam nereye sığınabileceğini düşünmek zorundaydı. Ben uzak diyardan farklı kültürden gelmiş, daha korunaklı olsam da nihayetinde bir garip yabancıydım.”
Okuyucunun önünde Kristof Kolomb gibi dünyayı keşfetme imkânı duruyor. Kitabın sayfalarını açarak ilk adımı atıyorsunuz belki de.
Başka ülkelerdeki milletlerin farklı kültürler, yaşanabilir hayatlar kurduklarından bihaber kalırız. Dünyada evrensel medeniyet, savaş, ticaret, seyahat nedeniyle başka diyarlara açılanlar sayesinde hayat bulmuştur. Eşyaların, malların icat ve fikirlerin sürekli dolaşımı seyyahların kaleminde dile gelir.
Moğolistan'dan Amerika'ya, Çin'den İspanya ve Portekiz'e, Avrupa'ya ve Asya'ya, güneyden kuzeye, doğudan batıya yapılan gezilerin notlarını okuyacaksınız bu kitapta. “Knut Hamsun çok değil yüz sene önce Oslo'da evsiz, parasız, koltuğunun altında bir battaniye ile aç karnına geziniyordu. Onun adımlarını izleyip Aker caddesine, Belediye sarayına doğru bakıyordum. Hamsun o kadar yoksulluğun arasında yazdığı yazılardan gelecek telif parası beklentisindeydi. Ben sadece bu soğuk şehirde sıcak umutlar nasıl yeşeriyor merakındayım. Knut Hamsun'un bütün sorunu bir dilim ekmek ve gece için barınacak bir yer bulabilmekti Oslo caddelerini dolanırken. Ben 4 yıldızlı bir otelde kalacaktım. Aç-açık değildim yani. Yine de ruh akrabalığı duydum onunla. O Norveçliydi, yerliydi bu şehirde, akşam nereye sığınabileceğini düşünmek zorundaydı. Ben uzak diyardan farklı kültürden gelmiş, daha korunaklı olsam da nihayetinde bir garip yabancıydım.”
Okuyucunun önünde Kristof Kolomb gibi dünyayı keşfetme imkânı duruyor. Kitabın sayfalarını açarak ilk adımı atıyorsunuz belki de.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.