Fransız sömürgesi Çinhindi'nde, yirmi ve on altı yaşlarında iki çocuğuyla birlikte zor koşullarda hayatını sürdüren anne, güçbela edindiği toprakları kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Üstelik yoksulluk yüzünden çocuklarının çekip gideceğinden korkar. Onlara bir şey bırakabilme arzusuyla toprağını ekmek için durmadan çabalar, fakat yılın belli zamanlarında yükselen deniz sularıyla emekleri heba olur ve böylece Pasifik'e karşı bir bent kurmaya girişir.
Çocukluğundan ve gençliğinden yoğun izler taşıyan, annesine övgü niteliğindeki 1950 tarihli romanı Duras'a hak ettiği ünü getirmiş, dikkatleri üzerine çekmesini sağlamıştır. Pasifik'e Karşı Bir Bent, yozlaşmanın metaforu olarak karşımıza çıkan okyanus sularına karşı girişilmiş mücadelenin yanı sıra, toplumsal eşitsizliğe, sömürgeciliğe karşı açılmış bir savaştır.
“Okuyanı içine alan ve kendini okutan bu çok yüzlü romanın gizli anlamları insanın adeta aklına dolanıyor.” - Germaine Brée
Fransız sömürgesi Çinhindi'nde, yirmi ve on altı yaşlarında iki çocuğuyla birlikte zor koşullarda hayatını sürdüren anne, güçbela edindiği toprakları kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Üstelik yoksulluk yüzünden çocuklarının çekip gideceğinden korkar. Onlara bir şey bırakabilme arzusuyla toprağını ekmek için durmadan çabalar, fakat yılın belli zamanlarında yükselen deniz sularıyla emekleri heba olur ve böylece Pasifik'e karşı bir bent kurmaya girişir.
Çocukluğundan ve gençliğinden yoğun izler taşıyan, annesine övgü niteliğindeki 1950 tarihli romanı Duras'a hak ettiği ünü getirmiş, dikkatleri üzerine çekmesini sağlamıştır. Pasifik'e Karşı Bir Bent, yozlaşmanın metaforu olarak karşımıza çıkan okyanus sularına karşı girişilmiş mücadelenin yanı sıra, toplumsal eşitsizliğe, sömürgeciliğe karşı açılmış bir savaştır.
“Okuyanı içine alan ve kendini okutan bu çok yüzlü romanın gizli anlamları insanın adeta aklına dolanıyor.” - Germaine Brée