#smrgKİTABEVİ Piyade Taarruzu - 2020
Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla 1 Ağustos 1914'te eski alayına geri döndü ve Batı Cephesi'nde görev aldı. 18 Eylül 1915'te üsteğmen oldu ve Württemberg Dağ Taburuna bölük komutanı olarak atandı. 1917 yılı sonunda taburu Isonzo Cephesi'ne kaydırıldı ve dağ muharebelerine katıldı. Ocak 1918'de karargâh subayı olarak 64'üncü Kolordu Komutanlığına (Württembergisches General-kommandos zbv. 64) atandı. Savaşın sonuna kadar bu görevde kaldı.
Birinci Dünya Savaşı'nı genç bir piyade subayı olarak yaşayan Rommel'in elinizdeki kitabı ilk kez 1937 yılında yayınlandı. Bu kitapta, Batı Cephesi ile Romanya ve İtalya Cephesindeki mevzi savaşlarının yanı sıra, şiddetli soğuklarda, ormanlık ve dağlık araziler ile meskûn mahallerde yapılan muharebeler de anlatılmaktadır.
Genelde takım ve bölük seviyesindeki küçük birliklere komuta ederken yaşadıklarını anlattığı gibi, her muharebeden sonra bir değerlendirme yapar. Harp tarihi eserlerinde muharebelerin taktik değerlendirmelerinin yapılmasına pek rastlanmaz. Bu yönüyle eser, özellikle küçük birlik komutanları kadar, harbin mahiyetini ve harpte yaşanan sıkıntıları anlamak isteyen okuyucular açısından da çok değerli bir kaynaktır.
Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla 1 Ağustos 1914'te eski alayına geri döndü ve Batı Cephesi'nde görev aldı. 18 Eylül 1915'te üsteğmen oldu ve Württemberg Dağ Taburuna bölük komutanı olarak atandı. 1917 yılı sonunda taburu Isonzo Cephesi'ne kaydırıldı ve dağ muharebelerine katıldı. Ocak 1918'de karargâh subayı olarak 64'üncü Kolordu Komutanlığına (Württembergisches General-kommandos zbv. 64) atandı. Savaşın sonuna kadar bu görevde kaldı.
Birinci Dünya Savaşı'nı genç bir piyade subayı olarak yaşayan Rommel'in elinizdeki kitabı ilk kez 1937 yılında yayınlandı. Bu kitapta, Batı Cephesi ile Romanya ve İtalya Cephesindeki mevzi savaşlarının yanı sıra, şiddetli soğuklarda, ormanlık ve dağlık araziler ile meskûn mahallerde yapılan muharebeler de anlatılmaktadır.
Genelde takım ve bölük seviyesindeki küçük birliklere komuta ederken yaşadıklarını anlattığı gibi, her muharebeden sonra bir değerlendirme yapar. Harp tarihi eserlerinde muharebelerin taktik değerlendirmelerinin yapılmasına pek rastlanmaz. Bu yönüyle eser, özellikle küçük birlik komutanları kadar, harbin mahiyetini ve harpte yaşanan sıkıntıları anlamak isteyen okuyucular açısından da çok değerli bir kaynaktır.