Bu köylerde oturanlar 1876'lardan başlayıp muhtelif tarihlerde her muharebeden, bozgundan sonra “Mezarımız gâvur toprağında kalmasın, kızlarımız dinsizge bike bolmasın, ullarımız gavurga asker bolmasın” düşünce ve endişesiyle Kırım'dan, Romanya'dan, Bulgaristan'dan “ak toprağı, hak toprağı” dedikleri milletlerinin bayrağı dalgalanan, camilerinin minarelerinden Ezan-ı Muhammedi yükselen hür yaşayacakları vatan topraklarına at, öküz arabalarıyla, vapurla, trenle koşmuşlardır. (Önsözden)
Bu köylerde oturanlar 1876'lardan başlayıp muhtelif tarihlerde her muharebeden, bozgundan sonra “Mezarımız gâvur toprağında kalmasın, kızlarımız dinsizge bike bolmasın, ullarımız gavurga asker bolmasın” düşünce ve endişesiyle Kırım'dan, Romanya'dan, Bulgaristan'dan “ak toprağı, hak toprağı” dedikleri milletlerinin bayrağı dalgalanan, camilerinin minarelerinden Ezan-ı Muhammedi yükselen hür yaşayacakları vatan topraklarına at, öküz arabalarıyla, vapurla, trenle koşmuşlardır. (Önsözden)