Bu hikâye, Mustafa Çalıkuşu'nun yaşamöyküsüyle taçlandırılmıştır. Azmin, direnmenin ve tırnakla kazılarak yaratılmış bir yaşamın kahramanı olan Mustafa Çalıkuşu, hikâyemizin başından sonuna dek yanımızda yürüyecek ve elindeki kılavuz feneriyle yolumuzu aydınlatacaktır...
Ersin Toker'in kaleme aldığı Porsuk Durgun Akardı, bir sözlü tarih çalışması esasen. Kitabı, yer yer öykü yer yer roman gibi okumak da mümkün. Kişilerle birlikte Eskişehir ve dönemin olayları, gerçeğe sadık kalınarak meydana getirilmiş tarihsel bir edebi esere benziyor; kısacası dönemi yaşayanlar için bir Devrimci-Yol hikâyesi, o döneme yetişemeyenler için gerçekler… Üstelik kitabın merkezindeki Mustafa Çalıkuşu, hem sessiz bir anlatıcı hem de dinleyici olarak karşımızda.
Tartışma ve ayrılıklara belli bir oranda yer veren kitabın bir başka özelliği, ağırlık noktasını çekişmelerin, iftiraların ve iktidar mücadelelerinin oluşturmaması. Ersin Toker'in; Mustafa Çalıkuşu gibi bir bilgenin etrafında dünyayı güzelleştirmeye, hayatı daha yaşanılabilir ve âdil kılmaya uğraşan devrimcilerin çabaları için kaleme aldığı satırlar, kitabı alışılageldik yavan anlatılardan farklı kılarken olayların hikâyeleştirilmesine olanak sağlamış.
Porsuk Durgun Akardı, zihin fırtınalarının nasıl şekillendiğine ilişkin söyleşilerle vücut buluyor. Toker, kitabın eksikliklerinin olduğunu söylüyor ancak görüşülen kişiler ve anlatılan isimler, hareketin ne şekilde olduğunu büyük oranda ortaya çıkarmış. Böyle bakınca başkarakterinin Mustafa Çalıkuşu olduğu fakat yan değil, en az onun kadar güçlü karakterlerin varlığıyla geçmişten geleceğe seslenen bir romana benzer anlatı kotarmış Toker.
Porsuk Durgun Akardı; bir kentin, bir hareketin ve onun öznelerinin hikâyesi. Bir sözlü tanıklık ve daha önemlisi bugüne uzanan politik mücadelenin öyküsü. İçinden Eskişehir, Devrimci-Yol, Mustafa Çalıkuşu, nice devrimci, pek çok anı ve yoldaşlık geçen bir direniş ve var oluş anlatısı aynı zamanda.
Bu hikâye, Mustafa Çalıkuşu'nun yaşamöyküsüyle taçlandırılmıştır. Azmin, direnmenin ve tırnakla kazılarak yaratılmış bir yaşamın kahramanı olan Mustafa Çalıkuşu, hikâyemizin başından sonuna dek yanımızda yürüyecek ve elindeki kılavuz feneriyle yolumuzu aydınlatacaktır...
Ersin Toker'in kaleme aldığı Porsuk Durgun Akardı, bir sözlü tarih çalışması esasen. Kitabı, yer yer öykü yer yer roman gibi okumak da mümkün. Kişilerle birlikte Eskişehir ve dönemin olayları, gerçeğe sadık kalınarak meydana getirilmiş tarihsel bir edebi esere benziyor; kısacası dönemi yaşayanlar için bir Devrimci-Yol hikâyesi, o döneme yetişemeyenler için gerçekler… Üstelik kitabın merkezindeki Mustafa Çalıkuşu, hem sessiz bir anlatıcı hem de dinleyici olarak karşımızda.
Tartışma ve ayrılıklara belli bir oranda yer veren kitabın bir başka özelliği, ağırlık noktasını çekişmelerin, iftiraların ve iktidar mücadelelerinin oluşturmaması. Ersin Toker'in; Mustafa Çalıkuşu gibi bir bilgenin etrafında dünyayı güzelleştirmeye, hayatı daha yaşanılabilir ve âdil kılmaya uğraşan devrimcilerin çabaları için kaleme aldığı satırlar, kitabı alışılageldik yavan anlatılardan farklı kılarken olayların hikâyeleştirilmesine olanak sağlamış.
Porsuk Durgun Akardı, zihin fırtınalarının nasıl şekillendiğine ilişkin söyleşilerle vücut buluyor. Toker, kitabın eksikliklerinin olduğunu söylüyor ancak görüşülen kişiler ve anlatılan isimler, hareketin ne şekilde olduğunu büyük oranda ortaya çıkarmış. Böyle bakınca başkarakterinin Mustafa Çalıkuşu olduğu fakat yan değil, en az onun kadar güçlü karakterlerin varlığıyla geçmişten geleceğe seslenen bir romana benzer anlatı kotarmış Toker.
Porsuk Durgun Akardı; bir kentin, bir hareketin ve onun öznelerinin hikâyesi. Bir sözlü tanıklık ve daha önemlisi bugüne uzanan politik mücadelenin öyküsü. İçinden Eskişehir, Devrimci-Yol, Mustafa Çalıkuşu, nice devrimci, pek çok anı ve yoldaşlık geçen bir direniş ve var oluş anlatısı aynı zamanda.