#smrgKİTABEVİ Ruhisar: Denize Dair Hikayat -

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Sena Ofset
Dizi Adı:
Türk Edebiyatı
ISBN-10:
9789750515545
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199166172
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
270 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199166172
552322
Ruhisar: Denize Dair Hikayat -
Ruhisar: Denize Dair Hikayat - #smrgKİTABEVİ
0.00
Onu gördü. Her halinden hayli kibar ve nahif genç bir kız olduğu belliydi. İçeri girdi, yürüdü, ortada pencere kenarına oturdu. Yüzü pamuk kadar beyazdı. Alagarson kesilmiş siyah saçının önündeki perçem turkuvaz boyalıydı. Yüzünü hafif kavisli uzun burnu bütünlüyordu. Gözleri ışıltılıydı. İçerisinin loş ışığında, göz bebeklerinin anlaşılmaz rengi, ilgisiz bir insanın bile gözüne çarpabilirdi.

Sanki renk bombası patlamış da sarı, mavi, yeşil renkler iç içe irisinden fışkırmıştı. Yakından bakanların hemen fark edebileceği cümbüşteki renkler şekerci dükkânının vitrini gibiydi: pamuk helva pembesi, fıstık yeşili, badem ezmesi sarısı...

Süt liman ve buhar tüten deniz, yosun kokan acılar, koltuklanmış sandallar, huzursuz akçakuşlar... Balıklar Mezarlığı, gasilhane, cami altı kahvesi... Paşa ruhunu arıyor, neredesin Pelagia?...

Vecdi Çıracıoğlu, “Denize Dair Hikâyat” üçlemesinin ikinci kitabında Ruhisar'ı anlatıyor. Ateşböcekleri par par uçuşuyorlar. Küpeşte, borda, karina... Ruhisar, kıyıda denizcisini bekliyor. Alesta!

Ruhisar, deniz kokuyor...

Onu gördü. Her halinden hayli kibar ve nahif genç bir kız olduğu belliydi. İçeri girdi, yürüdü, ortada pencere kenarına oturdu. Yüzü pamuk kadar beyazdı. Alagarson kesilmiş siyah saçının önündeki perçem turkuvaz boyalıydı. Yüzünü hafif kavisli uzun burnu bütünlüyordu. Gözleri ışıltılıydı. İçerisinin loş ışığında, göz bebeklerinin anlaşılmaz rengi, ilgisiz bir insanın bile gözüne çarpabilirdi.

Sanki renk bombası patlamış da sarı, mavi, yeşil renkler iç içe irisinden fışkırmıştı. Yakından bakanların hemen fark edebileceği cümbüşteki renkler şekerci dükkânının vitrini gibiydi: pamuk helva pembesi, fıstık yeşili, badem ezmesi sarısı...

Süt liman ve buhar tüten deniz, yosun kokan acılar, koltuklanmış sandallar, huzursuz akçakuşlar... Balıklar Mezarlığı, gasilhane, cami altı kahvesi... Paşa ruhunu arıyor, neredesin Pelagia?...

Vecdi Çıracıoğlu, “Denize Dair Hikâyat” üçlemesinin ikinci kitabında Ruhisar'ı anlatıyor. Ateşböcekleri par par uçuşuyorlar. Küpeşte, borda, karina... Ruhisar, kıyıda denizcisini bekliyor. Alesta!

Ruhisar, deniz kokuyor...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat