1199146751
532914
https://www.simurgkitabevi.com/saadete-ermislerin-bahcesi-kerbela
Saadete Ermişlerin Bahçesi: Kerbela - #smrgKİTABEVİ
0.00
Bu kitap Fuzulî'ni dinî, tarihî nitelikte sayılabilecek bir eseridir. Kitap Âdem Aleyhisselam'dan bu yana insanlık tarihinde Allah yolunda yürüyen peygamberlerin gördüğü zulüm ve işkenceyi, eziyeti konu edinmekle beraber asıl konu Hazreti Peygamber'in damadı Ali b. Ebi Talib'in ve evlatlarının, torunlarının uğradığı işkencelerdir. Hazreti Hüseyin zulüm gören ermişler kafilesinin en son mazlumudur. Peygamber torunları olan Kerbelâ şehitlerinin, Yezidîler elinde uğradıkları feci akıbet, İslam göğsü üstünde açılmış öyle derin bir hançer yarasıdır ki, üzerinden asırlar geçtiği halde bir türlü kapanmak bilmedi. Fuzulî kalemini bir neşter gibi kullanarak bu yarayı yeniden kurcalamış ve bugüne kadar milyonlarca insana Kerbelâ çölünde akıtılan mazlumların kanından çok daha fazla gözyaşı döktürmüştür. Bu satırların içinde dolaşanlar, Bağdat'ın yanık yürekli çocuğuna, yaman bir "âl-i abâ" âşığı sıfatıyla affetmez kinini etrafa serperken rastlayacak ve bu perdenin bir de ardı olduğuna inananlar, onu "Saadete Ermişlerin Bahçesi" içinde sevdikleriyle salına salına dolaşırken göreceklerdir. (Tanıtım Bülteninden)
Bu kitap Fuzulî'ni dinî, tarihî nitelikte sayılabilecek bir eseridir. Kitap Âdem Aleyhisselam'dan bu yana insanlık tarihinde Allah yolunda yürüyen peygamberlerin gördüğü zulüm ve işkenceyi, eziyeti konu edinmekle beraber asıl konu Hazreti Peygamber'in damadı Ali b. Ebi Talib'in ve evlatlarının, torunlarının uğradığı işkencelerdir. Hazreti Hüseyin zulüm gören ermişler kafilesinin en son mazlumudur. Peygamber torunları olan Kerbelâ şehitlerinin, Yezidîler elinde uğradıkları feci akıbet, İslam göğsü üstünde açılmış öyle derin bir hançer yarasıdır ki, üzerinden asırlar geçtiği halde bir türlü kapanmak bilmedi. Fuzulî kalemini bir neşter gibi kullanarak bu yarayı yeniden kurcalamış ve bugüne kadar milyonlarca insana Kerbelâ çölünde akıtılan mazlumların kanından çok daha fazla gözyaşı döktürmüştür. Bu satırların içinde dolaşanlar, Bağdat'ın yanık yürekli çocuğuna, yaman bir "âl-i abâ" âşığı sıfatıyla affetmez kinini etrafa serperken rastlayacak ve bu perdenin bir de ardı olduğuna inananlar, onu "Saadete Ermişlerin Bahçesi" içinde sevdikleriyle salına salına dolaşırken göreceklerdir. (Tanıtım Bülteninden)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.