#smrgKİTABEVİ Sarı Duvar Kâğıdı ve Seçme Öyküler -
Bilmek istemiyorum.
Bilebilecek gibi hissetmiyorum kendimi.
Amerikalı ilk feminist yazarlardan biri olan Charlotte Perkins Gilman böyle der ama neyse ki yazmaya da devam eder. Kendi hayatından izler taşıyan "Sarı Duvar Kağıdı" öyküsünde şefkat ve korumacılık adına yapılan kontrollere, baskılara, kadına biçilen toplumsal rollere, soyutlanmaya ve en çok da kapatılmaya isyan eder. İnatla duvara yapışmış çirkin bir duvar kağıdı gibi hayatını ve zihnini karartan, kaplayan bu baskılar onu güçsüzleştirir, zayıflatır, çaresizleştirir ve histerikleştirir. Fakat nihayetinde bu kağıt tekrar onarılamayacak şekilde yırtılacak ve hayatını karartan her şey bu kağıtla birlikte yere serilecektir…
YAZAR Charlotte Perkins Gilman 3 Temmuz 1860'ta Hartford'da doğdu. Birinci dalga feminist akımın önde gelen kalemlerinden olan Gilman çok sayıda hikaye, şiir, roman ve kurgu dışı eser yazdı. En önemlilerinden biri olan Kadınlar ve Ekonomi (1898; Kaynak Yay., 1986) evle piyasanın cinsiyetçi kesişimi üzerine güçlü bir analiz içerir. Bugün en çok hatırlanan hikayesi Sarı Duvar Kağıdı (1892; Otonom Yay., 2012) ise delilik üzerine yapılmış ürpertici bir çalışma olup güçlü otobiyografik öğeler taşır. Ayrıca Gilman, 1909'dan 1916'ya kadar yedi yıl boyunca ayda bir yayımlanan iddialı, devasa ve çok yönlü The Forerunner dergisinin yayımcısı ve tek yazarıydı. Bir feminist ütopya olan Kadınlar Ülkesi ve devamında kaleme aldığı distopya sayılabilecek Bizim Ülkemiz, bu dergide tefrikalar halinde yayınlanmıştı. Gilman, mücadeleyle geçen radikal bir yaşamın ardından 17 Ağustos 1935'te aramızdan ayrıldı.
Bilmek istemiyorum.
Bilebilecek gibi hissetmiyorum kendimi.
Amerikalı ilk feminist yazarlardan biri olan Charlotte Perkins Gilman böyle der ama neyse ki yazmaya da devam eder. Kendi hayatından izler taşıyan "Sarı Duvar Kağıdı" öyküsünde şefkat ve korumacılık adına yapılan kontrollere, baskılara, kadına biçilen toplumsal rollere, soyutlanmaya ve en çok da kapatılmaya isyan eder. İnatla duvara yapışmış çirkin bir duvar kağıdı gibi hayatını ve zihnini karartan, kaplayan bu baskılar onu güçsüzleştirir, zayıflatır, çaresizleştirir ve histerikleştirir. Fakat nihayetinde bu kağıt tekrar onarılamayacak şekilde yırtılacak ve hayatını karartan her şey bu kağıtla birlikte yere serilecektir…
YAZAR Charlotte Perkins Gilman 3 Temmuz 1860'ta Hartford'da doğdu. Birinci dalga feminist akımın önde gelen kalemlerinden olan Gilman çok sayıda hikaye, şiir, roman ve kurgu dışı eser yazdı. En önemlilerinden biri olan Kadınlar ve Ekonomi (1898; Kaynak Yay., 1986) evle piyasanın cinsiyetçi kesişimi üzerine güçlü bir analiz içerir. Bugün en çok hatırlanan hikayesi Sarı Duvar Kağıdı (1892; Otonom Yay., 2012) ise delilik üzerine yapılmış ürpertici bir çalışma olup güçlü otobiyografik öğeler taşır. Ayrıca Gilman, 1909'dan 1916'ya kadar yedi yıl boyunca ayda bir yayımlanan iddialı, devasa ve çok yönlü The Forerunner dergisinin yayımcısı ve tek yazarıydı. Bir feminist ütopya olan Kadınlar Ülkesi ve devamında kaleme aldığı distopya sayılabilecek Bizim Ülkemiz, bu dergide tefrikalar halinde yayınlanmıştı. Gilman, mücadeleyle geçen radikal bir yaşamın ardından 17 Ağustos 1935'te aramızdan ayrıldı.