Onun Güzel Sanatlar Akademisi'ndeki hocalık döneminin öncesini, yetişme evresini ve henüz mimar olmuş halini anlatıyor. 1908-1930 arasında uzanan söz konusu dönem, aynı zamanda da, mimarın doğumundan itibaren Türkiye, İsviçre, Almanya, Fransa ara kesitinde gerçekleştirdiği kültürlerarası ya da kültürlerüstü bir dolaşımla tanımlanıyor. Bu dolaşım, üç dilin (Türkçe, Almanca, Fransızca) içselleştirilerek gündelik yaşamda kullandığı gerçek bir serüven. O çerçevede, önce bir çocuğun, sonra mimarlık heveslisi bir gencin, ardından bir mimarlık öğrencisinin ve nihayet Avrupa'da birkaç yıllık bilgilenme turu atan genç bir mimarın oluşumu, zengin bir görsellik içinde izlenebiliyor. Ülkeler, diller, kültürler arasında yürütülmüş bir kimlik ve kişilik inşası bu. Öte yandan da, ulusal aidiyet tanımı yapmaya pek az hevesli bir geç Osmanlı üst sınıf üyesinden, ulusalcı söylemler üretecek bir erken Cumhuriyet aydınına doğru uzanan bir değişim süreci.
Onun Güzel Sanatlar Akademisi'ndeki hocalık döneminin öncesini, yetişme evresini ve henüz mimar olmuş halini anlatıyor. 1908-1930 arasında uzanan söz konusu dönem, aynı zamanda da, mimarın doğumundan itibaren Türkiye, İsviçre, Almanya, Fransa ara kesitinde gerçekleştirdiği kültürlerarası ya da kültürlerüstü bir dolaşımla tanımlanıyor. Bu dolaşım, üç dilin (Türkçe, Almanca, Fransızca) içselleştirilerek gündelik yaşamda kullandığı gerçek bir serüven. O çerçevede, önce bir çocuğun, sonra mimarlık heveslisi bir gencin, ardından bir mimarlık öğrencisinin ve nihayet Avrupa'da birkaç yıllık bilgilenme turu atan genç bir mimarın oluşumu, zengin bir görsellik içinde izlenebiliyor. Ülkeler, diller, kültürler arasında yürütülmüş bir kimlik ve kişilik inşası bu. Öte yandan da, ulusal aidiyet tanımı yapmaya pek az hevesli bir geç Osmanlı üst sınıf üyesinden, ulusalcı söylemler üretecek bir erken Cumhuriyet aydınına doğru uzanan bir değişim süreci.