#smrgKİTABEVİ Sehi Bey Divanı - 2010
Bugün bilinen tek nüshası, Paris'te Bibliotheque Nationale de France'ta bulunan Sehi Bey Divanı'nın, hem edebiyat tarihimiz açısından hem de şiirlerindeki muhteva bakımından çalışılmaya değer nitelikte bir eser olduğunu düşünüyorsunuz.
Divanında hemen hemen her nazım şekliyle şiir söyleyen Sehi Bey; kaside ve gazellerinde deyimlere, atasözlerine, yerli unsurlara sık sık yer vermiştir. Özellikle Rumeli şairlerinde sıkça rastladığımız gerçekçi tasvirler, yerel unsurlar şiirinde dikkat çeken özelliklerin başında gelmektedir. Bu bağlamda Sehi Bey'in sanat anlayışının temelinde tıpkı üstadı Necati Bey'de olduğu gibi sade ve samimi bir dil ile yerli unsurların yattığını görmekteyiz.
Kaynakların değerlendirmelerine göre orta dereceli bir şair sayılan Sehi, klasik Türk edebiyatının en parlak ve olgun dönemlerini yaşadığı XVI. asırda belki Fuzuli, Zati, Baki, Hayali gibi şairler kadar sanatlı manzumeler yazamamıştır. Fakat kabul etmek gerekir ki şiirlerinde kullandığı sade dil, yerli malzeme ve günlük hayata dair izlenimleri onu, klasik ve yerli şiirimizin önemli temsilcilerinden biri yapmıştır.
Bugün bilinen tek nüshası, Paris'te Bibliotheque Nationale de France'ta bulunan Sehi Bey Divanı'nın, hem edebiyat tarihimiz açısından hem de şiirlerindeki muhteva bakımından çalışılmaya değer nitelikte bir eser olduğunu düşünüyorsunuz.
Divanında hemen hemen her nazım şekliyle şiir söyleyen Sehi Bey; kaside ve gazellerinde deyimlere, atasözlerine, yerli unsurlara sık sık yer vermiştir. Özellikle Rumeli şairlerinde sıkça rastladığımız gerçekçi tasvirler, yerel unsurlar şiirinde dikkat çeken özelliklerin başında gelmektedir. Bu bağlamda Sehi Bey'in sanat anlayışının temelinde tıpkı üstadı Necati Bey'de olduğu gibi sade ve samimi bir dil ile yerli unsurların yattığını görmekteyiz.
Kaynakların değerlendirmelerine göre orta dereceli bir şair sayılan Sehi, klasik Türk edebiyatının en parlak ve olgun dönemlerini yaşadığı XVI. asırda belki Fuzuli, Zati, Baki, Hayali gibi şairler kadar sanatlı manzumeler yazamamıştır. Fakat kabul etmek gerekir ki şiirlerinde kullandığı sade dil, yerli malzeme ve günlük hayata dair izlenimleri onu, klasik ve yerli şiirimizin önemli temsilcilerinden biri yapmıştır.