#smrgKİTABEVİ Sınırları Yoklamak: Din Sosyolojisi Okumaları - 1997

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Özener Matbaası
Dizi Adı:
ISBN-10:
9789754376135
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Stok Kodu:
1199081390
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
179 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1997
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
indirimli
100,50
Havale/EFT ile: 96,49
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199081390
467268
Sınırları Yoklamak: Din Sosyolojisi Okumaları -        1997
Sınırları Yoklamak: Din Sosyolojisi Okumaları - 1997 #smrgKİTABEVİ
100.50
“Popüler Türk aydını üç temel özelliğiyle entelektüel açıdan tartışılıp sorgulanır, bu özellikleri onu sahici bir dünyadan uzaklaştırıp/ayrıştırır. Esasen bu niteliklere mesafe koyan, ya da bu sıyrılmayı başaran aydınları da söz konusu kategori içine hapsetmek gereksizdir.

Aydınlarımız muğlâktır, çünkü kapalı ve adeta kilitlidirler. Zor anlaşılır ve karışıktırlar. Söylediklerinin çoğu belirsizliğe mahkûmdur, içeriği kuşkuya yol açar, anlaşılmazlık bariz karakterleridir. Ancak bu belirsizlik onları mutlu eder. Müsteardırlar, çünkü duruşları iğretidir, sahici değildir. Kendi adlarıyla varolmazlar, rolleri ısmarlama ve emanettir. Bu rollerinden nasıl ve ne zaman ya da hangi koşullar eşliğinde vazgeçecekleri, yeni rollere nasıl adapte olacakları merak konusudur. Kendilerine ait olmayan bir roller kümesi kullanılır; bu roller aidiyeti, cemaati, aşinalığı gündeme getirir.

Sonuçta muğlâk ve müstear olmak, aydını mürtet yapmaya yeter. Toplumun genel geçer dünyasıyla sadece dil ya da kimlik açısından kopmaz, onun istikametinden de kendini koparmayı başarır. Mürtettir, çünkü o, artık “yol”dan çıkmıştır. İrtidat, aydın olmanın neredeyse temel bir koşulu olur. Zaten bütün bu özellikleriyle onun inat ve gücü, ancak mürtet olmaya yetecektir. Toplumsala sirayet eden epistemolojik bunalım aydınları yorar…”

“Popüler Türk aydını üç temel özelliğiyle entelektüel açıdan tartışılıp sorgulanır, bu özellikleri onu sahici bir dünyadan uzaklaştırıp/ayrıştırır. Esasen bu niteliklere mesafe koyan, ya da bu sıyrılmayı başaran aydınları da söz konusu kategori içine hapsetmek gereksizdir.

Aydınlarımız muğlâktır, çünkü kapalı ve adeta kilitlidirler. Zor anlaşılır ve karışıktırlar. Söylediklerinin çoğu belirsizliğe mahkûmdur, içeriği kuşkuya yol açar, anlaşılmazlık bariz karakterleridir. Ancak bu belirsizlik onları mutlu eder. Müsteardırlar, çünkü duruşları iğretidir, sahici değildir. Kendi adlarıyla varolmazlar, rolleri ısmarlama ve emanettir. Bu rollerinden nasıl ve ne zaman ya da hangi koşullar eşliğinde vazgeçecekleri, yeni rollere nasıl adapte olacakları merak konusudur. Kendilerine ait olmayan bir roller kümesi kullanılır; bu roller aidiyeti, cemaati, aşinalığı gündeme getirir.

Sonuçta muğlâk ve müstear olmak, aydını mürtet yapmaya yeter. Toplumun genel geçer dünyasıyla sadece dil ya da kimlik açısından kopmaz, onun istikametinden de kendini koparmayı başarır. Mürtettir, çünkü o, artık “yol”dan çıkmıştır. İrtidat, aydın olmanın neredeyse temel bir koşulu olur. Zaten bütün bu özellikleriyle onun inat ve gücü, ancak mürtet olmaya yetecektir. Toplumsala sirayet eden epistemolojik bunalım aydınları yorar…”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat