#smrgKİTABEVİ Siyasal Dilde Huzur Söylemi : İslam'da Huzur, Söylem ve Kanaat - 2024

Editör:
Tanıl Bora
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Ayhan Matbaası
Dizi Adı:
Birikim Kitapları 35
ISBN-10:
9750530111
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Stok Kodu:
1199202712
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
226 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2024
Çeviren:
Onur Eylül Kara
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
170,40
Havale/EFT ile: 165,29
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199202712
588706
Siyasal Dilde Huzur Söylemi : İslam'da Huzur, Söylem ve Kanaat -        2024
Siyasal Dilde Huzur Söylemi : İslam'da Huzur, Söylem ve Kanaat - 2024 #smrgKİTABEVİ
170.40
“Karşılaştığımız bu ‘politik' İslâm belki ‘iktidara' bile gelebilir. Ama gerçek anlamda toplumsal yaşantıyı dönüştürme yetisine sahip değildir. Bunun temel nedeni ise, İslâmi projelerin İslâm'dan ve tek tanrıcı dinlerden bile önce toplumsal yaşama içkin olarak bulunan bir ‘heteroloji' bilgisine sahip olmamaları, hattâ ifade edildikleri yerde onlara katlanamamalarıdır. ‘Bizim iktidarımızda her görüş kendini ifade edebilecek' düzleminde verilen bir söz, İslâm'ın ‘otokton', dolaysız bir vaadi olmaktan çok, siyasal güç istemi içinde, ‘bükemediğin eli öp' misali rıza göstermek zorunda kaldığı bir ‘görüş bildirme' sözüdür.”

Ulus Baker'in yüksek lisans çalışması olan bu küçük kitap, onun sonraki metinlerinde izlediği teorik hatların ipuçlarını içeriyor: Deleuze ve Guattari'nin rizomatik kavrayışı, Spinoza'nın yorumsamacı teolojisi, Virilio'nun hız ve hareket kavramı, kanaat toplumu vb... Çalışmanın doğrudan konusu ise İslâmcı söylemdir. Ulus Baker, özellikle dinî söylemin modern kanaat diline dönüşmesine ve kanaatlerle kimliklerin “kurulum” süreçlerine bakıyor. İslâmcılığın kapitalizme ahlâkî muhalefet söylemi ile onunla “iyi geçinme” performansı arasındaki uyuma eğiliyor. Bir yandan da, İslamcılıkla ilgili kullanılagelen kavramların hepsine çelme takıyor Ulus Baker, onu yorumlamaya dönük kavramsal çerçeveleri sorguluyor.

Olanca canlılığıyla, “genç” bir Ulus Baker metni.

“Karşılaştığımız bu ‘politik' İslâm belki ‘iktidara' bile gelebilir. Ama gerçek anlamda toplumsal yaşantıyı dönüştürme yetisine sahip değildir. Bunun temel nedeni ise, İslâmi projelerin İslâm'dan ve tek tanrıcı dinlerden bile önce toplumsal yaşama içkin olarak bulunan bir ‘heteroloji' bilgisine sahip olmamaları, hattâ ifade edildikleri yerde onlara katlanamamalarıdır. ‘Bizim iktidarımızda her görüş kendini ifade edebilecek' düzleminde verilen bir söz, İslâm'ın ‘otokton', dolaysız bir vaadi olmaktan çok, siyasal güç istemi içinde, ‘bükemediğin eli öp' misali rıza göstermek zorunda kaldığı bir ‘görüş bildirme' sözüdür.”

Ulus Baker'in yüksek lisans çalışması olan bu küçük kitap, onun sonraki metinlerinde izlediği teorik hatların ipuçlarını içeriyor: Deleuze ve Guattari'nin rizomatik kavrayışı, Spinoza'nın yorumsamacı teolojisi, Virilio'nun hız ve hareket kavramı, kanaat toplumu vb... Çalışmanın doğrudan konusu ise İslâmcı söylemdir. Ulus Baker, özellikle dinî söylemin modern kanaat diline dönüşmesine ve kanaatlerle kimliklerin “kurulum” süreçlerine bakıyor. İslâmcılığın kapitalizme ahlâkî muhalefet söylemi ile onunla “iyi geçinme” performansı arasındaki uyuma eğiliyor. Bir yandan da, İslamcılıkla ilgili kullanılagelen kavramların hepsine çelme takıyor Ulus Baker, onu yorumlamaya dönük kavramsal çerçeveleri sorguluyor.

Olanca canlılığıyla, “genç” bir Ulus Baker metni.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat