#smrgKİTABEVİ Siyasi Tecdid ve Osmanlılar : Ahlâk Siyaset ve Firâset - 2022
Editör:
Özgür Kavak
Kapak Tasarım:
Zeyd Karaaslan
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
İslâm Medeniyeti Araştırmaları 54
ISBN-10:
9752484047
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Semih Atiş
Katkı:
Sibel Yalçın
Boyut:
12x20
Sayfa Sayısı:
207
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
222,75
Havale/EFT ile:
216,07
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199204258
590560
https://www.simurgkitabevi.com/siyasi-tecdid-ve-osmanlilar-ahlak-siyaset-ve-firaset-2022
Siyasi Tecdid ve Osmanlılar : Ahlâk Siyaset ve Firâset - 2022 #smrgKİTABEVİ
222.75
Dine sonradan dâhil olan uygulamaların ortadan kaldırılıp dini ilk sahih haline döndürme ameliyesi olarak tanımlanan tecdîd meselesini farklı boyutlarıyla ele alan bu çalışmanın ilk bölümünde tarih boyunca müceddid siyasiler olarak takdim edilen devlet başkanlarının hangi özelliklerinin bu vasıfla anılmalarını sağladığı meselesi incelenmektedir. İkinci bölümde meselenin Osmanlı hanedanıyla ilgisi kurulmaktadır. Osmanlı müelliflerinin kullanımında “siyasi tecdîd” daha ziyade sultanlarla ilgili bir kavram olup “devleti kurmak/kurtarmak”, “İslâm siyasi birliğini kurmak”, “dine hizmet ve dini tecdîd”, “Müslüman dünyanın hamisi olmak”, “tüm İslam âleminin en üstün ve meşru sultanı olmanın ifadesi” olarak karşımıza çıkmaktadır. Kavramın “devlet içi düzeni sağlamak/isyanları bastırmak” ile “yolunda gitmeyen tüm devlet işlerini çekip toparlamaları” hasebiyle sultan dışı devlet adamlarının tavsifinde kullanıldığı da görülmektedir. Son olarak kavram “siyasi iktidara muhalefet aracı” olarak da devreye girmekte, böylece oldukça farklı boyutlarıyla literatürde karşılık bulmaktadır.
Dine sonradan dâhil olan uygulamaların ortadan kaldırılıp dini ilk sahih haline döndürme ameliyesi olarak tanımlanan tecdîd meselesini farklı boyutlarıyla ele alan bu çalışmanın ilk bölümünde tarih boyunca müceddid siyasiler olarak takdim edilen devlet başkanlarının hangi özelliklerinin bu vasıfla anılmalarını sağladığı meselesi incelenmektedir. İkinci bölümde meselenin Osmanlı hanedanıyla ilgisi kurulmaktadır. Osmanlı müelliflerinin kullanımında “siyasi tecdîd” daha ziyade sultanlarla ilgili bir kavram olup “devleti kurmak/kurtarmak”, “İslâm siyasi birliğini kurmak”, “dine hizmet ve dini tecdîd”, “Müslüman dünyanın hamisi olmak”, “tüm İslam âleminin en üstün ve meşru sultanı olmanın ifadesi” olarak karşımıza çıkmaktadır. Kavramın “devlet içi düzeni sağlamak/isyanları bastırmak” ile “yolunda gitmeyen tüm devlet işlerini çekip toparlamaları” hasebiyle sultan dışı devlet adamlarının tavsifinde kullanıldığı da görülmektedir. Son olarak kavram “siyasi iktidara muhalefet aracı” olarak da devreye girmekte, böylece oldukça farklı boyutlarıyla literatürde karşılık bulmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.