Her şeyden önce, ülke dış politikasını belirleyen dış dünyaya ilişkin değişkenler alışılagelmişin dışında çeşitlenmiştir. Yaklaşık elli yıl, genellikle, ülke dış politikasını NATO - Varşova Paktı ikileminin merceği ile gören Ankara bu perspektifi terkederek küresel ve bölgesel politikaları bağdaştırmak gibi zorlu bir sorunla başbaşa kalmıştır. Komşu coğrafyalarda ortaya çıkan yeni devletler, yeni yapılanmalar, bazen ülke dış politikasına değerlendirilebilir zenginlikler katmakla beraber bazen de çelişkilerin, çapraz baskıların kaynağını oluşturabilmektedirler.
İşte Türkiye böyle bir uluslararası zeminde bulunmaktadır. İleriye dönük olarak, Türkiye'nin bu gelişmelerin dışında kalması, kendi içine kapanması ihtimali oldukça düşüktür. Dolayısıyla ülke dış politikasında akılcılık süreklilik gösteren en temel öğe, değişim ise iç politikanın çeşitli iniş çıkışlarından çok dış dünyada yukarıda belirtilen türdeki gelişmelere göre belirlenen bir olgu olmalıdır.
Her şeyden önce, ülke dış politikasını belirleyen dış dünyaya ilişkin değişkenler alışılagelmişin dışında çeşitlenmiştir. Yaklaşık elli yıl, genellikle, ülke dış politikasını NATO - Varşova Paktı ikileminin merceği ile gören Ankara bu perspektifi terkederek küresel ve bölgesel politikaları bağdaştırmak gibi zorlu bir sorunla başbaşa kalmıştır. Komşu coğrafyalarda ortaya çıkan yeni devletler, yeni yapılanmalar, bazen ülke dış politikasına değerlendirilebilir zenginlikler katmakla beraber bazen de çelişkilerin, çapraz baskıların kaynağını oluşturabilmektedirler.
İşte Türkiye böyle bir uluslararası zeminde bulunmaktadır. İleriye dönük olarak, Türkiye'nin bu gelişmelerin dışında kalması, kendi içine kapanması ihtimali oldukça düşüktür. Dolayısıyla ülke dış politikasında akılcılık süreklilik gösteren en temel öğe, değişim ise iç politikanın çeşitli iniş çıkışlarından çok dış dünyada yukarıda belirtilen türdeki gelişmelere göre belirlenen bir olgu olmalıdır.