Marksizmden emperyalizmin savunuculuğuyla başlayan kopuş, kapitalizmin açıkça savunulmasıyla noktalandı. Özellikle İkinci Dünya Savaşı sonrasında yaklaşık 30 yıl boyunca kapitalizmin altın çağı yaşandı ve muhafazakar partiler de refah devletini savunup uygulayınca, emperyalist ülkelerde sosyal demokrat partilerle muhafazakar partiler arasında uygulamada ve hatta söylemde önemli fark kalmadı. Soğuk Savaş yıllarında emperyalist ülkelerdeki sosyal demokrat partilerin bu işlevi daha da önem kazandı. Emperyalist sömürü sürdürülebildiği sürece de bu ülkelerde halkın büyük çoğunluğunu oluşturan işçi sınıfları, artık aralarında fazla bir fark kalmayan sosyal demokrat partiler veya muhafazakar partilerden herhangi birini destekledi.
Sermayedarlarının emperyalist sömürüden yararlanamadığı ülkelerde ise, Rus Devrimi sonrasında sosyal demokrat partiler genellikle komünist partilerine dönüştü.
Marksizmden emperyalizmin savunuculuğuyla başlayan kopuş, kapitalizmin açıkça savunulmasıyla noktalandı. Özellikle İkinci Dünya Savaşı sonrasında yaklaşık 30 yıl boyunca kapitalizmin altın çağı yaşandı ve muhafazakar partiler de refah devletini savunup uygulayınca, emperyalist ülkelerde sosyal demokrat partilerle muhafazakar partiler arasında uygulamada ve hatta söylemde önemli fark kalmadı. Soğuk Savaş yıllarında emperyalist ülkelerdeki sosyal demokrat partilerin bu işlevi daha da önem kazandı. Emperyalist sömürü sürdürülebildiği sürece de bu ülkelerde halkın büyük çoğunluğunu oluşturan işçi sınıfları, artık aralarında fazla bir fark kalmayan sosyal demokrat partiler veya muhafazakar partilerden herhangi birini destekledi.
Sermayedarlarının emperyalist sömürüden yararlanamadığı ülkelerde ise, Rus Devrimi sonrasında sosyal demokrat partiler genellikle komünist partilerine dönüştü.