#smrgKİTABEVİ Suriye Göçünün Türkiye - AB İlişkilerine Etkisi - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6253934514
Kargoya Teslim Süresi:
6&9
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
268
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
152,00
Havale/EFT ile:
147,44
Siparişiniz 6&9 iş günü arasında kargoda
1199223023
611561
https://www.simurgkitabevi.com/suriye-gocunun-turkiye-ab-iliskilerine-etkisi-2024
Suriye Göçünün Türkiye - AB İlişkilerine Etkisi - 2024 #smrgKİTABEVİ
152.00
İnsanlık tarihi kadar eski olan göç olgusu, küreselleşmenin etkisiyle mal ve hizmetlerin, sermayenin; gelişen teknoloji aracılığıyla bilginin hareketliliğinin artması sayesinde ise insanların daha iyi bir yaşam sürdürebilecekleri bölgelere/ülkelere göçünü daha da mümkün hâle getiren bir sistem ortaya çıkarmıştır. Bu bağlamda göç olgusu, tek ve temel muharrik gücü ekonomik imkânlarla sınırlı olmaktan öte daha geniş bir bakış açısıyla yaşamın tüm alanlarını içine alan geniş ve kapsayıcı bir boyut kazanmıştır. Bu noktadan bakıldığında göç; bireylerin iyi fırsatlar arayışının da ötesinde farklı sosyoekonomik ve jeopolitik süreçlerin bir tür bileşkesi olarak ortaya çıkmakta, somutlaşmaktadır. Ulus devletle birlikte göç ve göçmen konuları ön plana çıkmış; uluslararası çok boyutlu bir olguya dönüşmesi sonucu da üzerinde uzlaşının pek de sağlanamadığı ve bu nedenle de tek disiplin çerçevesinde ele alınamayacak bir boyuta varması, göç olgusunu interdisipliner bir araştırma alanı olarak öne çıkarmıştır.
Bu çerçeveden bakıldığında Suriye göçü; ahlaki, coğrafi, demografik, ekonomik, hukuki, kültürel, siyasi, sosyopsikolojik ve sosyolojik bir fenomen şeklinde somutlaşmaktadır.
Bu çerçeveden bakıldığında Suriye göçü; ahlaki, coğrafi, demografik, ekonomik, hukuki, kültürel, siyasi, sosyopsikolojik ve sosyolojik bir fenomen şeklinde somutlaşmaktadır.
İnsanlık tarihi kadar eski olan göç olgusu, küreselleşmenin etkisiyle mal ve hizmetlerin, sermayenin; gelişen teknoloji aracılığıyla bilginin hareketliliğinin artması sayesinde ise insanların daha iyi bir yaşam sürdürebilecekleri bölgelere/ülkelere göçünü daha da mümkün hâle getiren bir sistem ortaya çıkarmıştır. Bu bağlamda göç olgusu, tek ve temel muharrik gücü ekonomik imkânlarla sınırlı olmaktan öte daha geniş bir bakış açısıyla yaşamın tüm alanlarını içine alan geniş ve kapsayıcı bir boyut kazanmıştır. Bu noktadan bakıldığında göç; bireylerin iyi fırsatlar arayışının da ötesinde farklı sosyoekonomik ve jeopolitik süreçlerin bir tür bileşkesi olarak ortaya çıkmakta, somutlaşmaktadır. Ulus devletle birlikte göç ve göçmen konuları ön plana çıkmış; uluslararası çok boyutlu bir olguya dönüşmesi sonucu da üzerinde uzlaşının pek de sağlanamadığı ve bu nedenle de tek disiplin çerçevesinde ele alınamayacak bir boyuta varması, göç olgusunu interdisipliner bir araştırma alanı olarak öne çıkarmıştır.
Bu çerçeveden bakıldığında Suriye göçü; ahlaki, coğrafi, demografik, ekonomik, hukuki, kültürel, siyasi, sosyopsikolojik ve sosyolojik bir fenomen şeklinde somutlaşmaktadır.
Bu çerçeveden bakıldığında Suriye göçü; ahlaki, coğrafi, demografik, ekonomik, hukuki, kültürel, siyasi, sosyopsikolojik ve sosyolojik bir fenomen şeklinde somutlaşmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.