#smrgKİTABEVİ Tanrı Kent - 2020

Editör:
Devrim Horlu
Kapak Tasarım:
Ebrahel Lurci
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6257913010
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Stok Kodu:
1199075437
Boyut:
13x19
Sayfa Sayısı:
176 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
90,00
Havale/EFT ile: 87,30
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199075437
461325
Tanrı Kent -        2020
Tanrı Kent - 2020 #smrgKİTABEVİ
90.00
Kalabalık. Birbirine benzemeyen milyonlarca yüz, öfke ve hayal kalabalığı. Yüzlerin değiştiği, öfkelerin bilendiği, hayallerin un ufak edildiği çürük dişlere benzeyen evlerin kalabalığı. Yüzyıllardır duyguları kamçılayan enstrüman sesleri gibi birbirine karışsa da kimsenin beraber duymaya heves etmediği kadim dillerin kalabalığı. Yokuşların, merdivenlerin, pazarların, vitrinlerin, yamaların ve marka etiketlerinin kalabalığı. Byzantion, Nova Roma, Stanpoli, Dersaadet, Asitane, Kostantinopolis, İstanbul. Tarih boyunca aldığı isimlerle dahi kalabalık olan bu kenti, onun karmaşasını, birbirini ne görmeye ne de anlamaya çalışan insanını, bizi de yanına alarak anlatıyor Jale Sancak Tanrı Kent'te.

“Adımlarım iyice ağırlaştı, hatırlamaktan nasıl yoruldum bilsen. Çoktan teslim olmuş, kömür kokan, sessiz, neşesiz sokaklar dağlıyor beni. O Hasköy, diyor kıyıya yüz süren dalgalar, susmuştur. Şiirinden Engin'in, hüzün kalmıştır geriye, bir de inmeli ruhunu sürükleyen kocamış meyhaneci. Beyaz çiçekli bahçeleriyle gecekondular, betonun iktidarına boyun eğmiştir. Bildiri dağıtan, afişe çıkan çocuklar… Onlar da.”

Kalabalık. Birbirine benzemeyen milyonlarca yüz, öfke ve hayal kalabalığı. Yüzlerin değiştiği, öfkelerin bilendiği, hayallerin un ufak edildiği çürük dişlere benzeyen evlerin kalabalığı. Yüzyıllardır duyguları kamçılayan enstrüman sesleri gibi birbirine karışsa da kimsenin beraber duymaya heves etmediği kadim dillerin kalabalığı. Yokuşların, merdivenlerin, pazarların, vitrinlerin, yamaların ve marka etiketlerinin kalabalığı. Byzantion, Nova Roma, Stanpoli, Dersaadet, Asitane, Kostantinopolis, İstanbul. Tarih boyunca aldığı isimlerle dahi kalabalık olan bu kenti, onun karmaşasını, birbirini ne görmeye ne de anlamaya çalışan insanını, bizi de yanına alarak anlatıyor Jale Sancak Tanrı Kent'te.

“Adımlarım iyice ağırlaştı, hatırlamaktan nasıl yoruldum bilsen. Çoktan teslim olmuş, kömür kokan, sessiz, neşesiz sokaklar dağlıyor beni. O Hasköy, diyor kıyıya yüz süren dalgalar, susmuştur. Şiirinden Engin'in, hüzün kalmıştır geriye, bir de inmeli ruhunu sürükleyen kocamış meyhaneci. Beyaz çiçekli bahçeleriyle gecekondular, betonun iktidarına boyun eğmiştir. Bildiri dağıtan, afişe çıkan çocuklar… Onlar da.”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat