#smrgKİTABEVİ Tarih İçin Metodoloji - 2022
Tarihsel metnin ortaya çıkışında teorik arka planın ne'liği önemli bir tartışma konusu. Müellifin tarih epistemolojisine dair söyledikleri ve/veya söyleyeceklerinin anlam kazandığı yer, ortaya koymuş olduğu eser. Başka bir deyişle; müellifin tarih algısı, ortaya çıkan eseri şu veya bu biçimde belirlemektedir. Kendi içinde tutarlı olan metinlerin diğerlerinden farklılaştığı muhakkak. Postmodern tarih yazımını benimseyen bir müellifin Ahmet Cevdet Paşa'yı takdirle karşılaması da bu sebepten. Bu açıdan bakıldığında karşılıklı bir etkileşim söz konusu, teorik arka plan ile ortaya çıkan eser arasında. Bu bağlamda üzerine konuştuğumuz kitap, mevcut tarih paradigmalarını tanıtarak yola koyuluyor. Bu tanımları yaparken de farklı bir bölümde kavramların anlamlarını tartışmaya açılıyor. Kavramaların tanımlanması oldukça önemli. Pozitivist tarih paradigmasının nesnelliğe yüklemiş olduğu anlamla, postmodern tarih paradigmasının yüklemiş olduğu anlam farklı. Ayrıca, tarih disiplinin kendine has kavramlarının açıklanması, kitap içerinde farklı bir alt bağlamı da hissettirmeden ortaya çıkarıyor. Kitabın tamamından sonra "nesnellik nedir" sorusuna verilecek yanıtlar bu alt bağlamı ortaya çıkartacaktır. Teorik arka planın tanımlanması, mevcut tarihsel metinlerin okur tarafından anlamlandırması açısından oldukça yerinde.
Teorik arka planın tanımlanmasından sonra elbette sıra metodolojiye geliyor. Tarihçi "kaynakları nasıl tasnif eder", "hangi kaynakları kullanır", "kaynakları nasıl eleştirir", "internetin tarih metni oluşturmada yeri nasıl olmalıdır", "nasıl kaynak gösterilmelidir", "sanal arşiv ve kütüphaneler nasıl kullanılır" gibi sorulara cevap aranıyor. Bu bölüm tarihsel metni oluşturmadaki önemli süreçlerden birisi olan mutfak kısmını okura aktarıyor. Diğer metodoloji kitaplarından ayrılan yönü ise, çağdaş bilgi elde etme araçlarının da bu sürece dahil edilmesi.
Bu iki bölüm aslında okur için işin teorik ve metodolojik yönü olarak daha kitabi ve kurgusal kısmını oluşturuyor. Bu iki bölümün sonunda, uygulama örnekleri ve alanında başarılı olmuş tarihçilerle yapılan söyleşilerle model alma yoluyla öğrenme ekseninde farklı açılımlara ufuk açıyor. Kaynakları kullanarak metnin ortaya çıkma sürecinin yazıldığı bölümde, kaynakların nasıl kullanılacağı, nasıl bir metnin inşa edileceği tartışmaya açılıyor. - Akif Pamuk
Tarihsel metnin ortaya çıkışında teorik arka planın ne'liği önemli bir tartışma konusu. Müellifin tarih epistemolojisine dair söyledikleri ve/veya söyleyeceklerinin anlam kazandığı yer, ortaya koymuş olduğu eser. Başka bir deyişle; müellifin tarih algısı, ortaya çıkan eseri şu veya bu biçimde belirlemektedir. Kendi içinde tutarlı olan metinlerin diğerlerinden farklılaştığı muhakkak. Postmodern tarih yazımını benimseyen bir müellifin Ahmet Cevdet Paşa'yı takdirle karşılaması da bu sebepten. Bu açıdan bakıldığında karşılıklı bir etkileşim söz konusu, teorik arka plan ile ortaya çıkan eser arasında. Bu bağlamda üzerine konuştuğumuz kitap, mevcut tarih paradigmalarını tanıtarak yola koyuluyor. Bu tanımları yaparken de farklı bir bölümde kavramların anlamlarını tartışmaya açılıyor. Kavramaların tanımlanması oldukça önemli. Pozitivist tarih paradigmasının nesnelliğe yüklemiş olduğu anlamla, postmodern tarih paradigmasının yüklemiş olduğu anlam farklı. Ayrıca, tarih disiplinin kendine has kavramlarının açıklanması, kitap içerinde farklı bir alt bağlamı da hissettirmeden ortaya çıkarıyor. Kitabın tamamından sonra "nesnellik nedir" sorusuna verilecek yanıtlar bu alt bağlamı ortaya çıkartacaktır. Teorik arka planın tanımlanması, mevcut tarihsel metinlerin okur tarafından anlamlandırması açısından oldukça yerinde.
Teorik arka planın tanımlanmasından sonra elbette sıra metodolojiye geliyor. Tarihçi "kaynakları nasıl tasnif eder", "hangi kaynakları kullanır", "kaynakları nasıl eleştirir", "internetin tarih metni oluşturmada yeri nasıl olmalıdır", "nasıl kaynak gösterilmelidir", "sanal arşiv ve kütüphaneler nasıl kullanılır" gibi sorulara cevap aranıyor. Bu bölüm tarihsel metni oluşturmadaki önemli süreçlerden birisi olan mutfak kısmını okura aktarıyor. Diğer metodoloji kitaplarından ayrılan yönü ise, çağdaş bilgi elde etme araçlarının da bu sürece dahil edilmesi.
Bu iki bölüm aslında okur için işin teorik ve metodolojik yönü olarak daha kitabi ve kurgusal kısmını oluşturuyor. Bu iki bölümün sonunda, uygulama örnekleri ve alanında başarılı olmuş tarihçilerle yapılan söyleşilerle model alma yoluyla öğrenme ekseninde farklı açılımlara ufuk açıyor. Kaynakları kullanarak metnin ortaya çıkma sürecinin yazıldığı bölümde, kaynakların nasıl kullanılacağı, nasıl bir metnin inşa edileceği tartışmaya açılıyor. - Akif Pamuk