Çünkü İzmir, 19. yüzyılda şaşırtıcıdır ki, kentleşmeden yaşama değin birçok konuda İstanbul'dan ileri, “tiyatroda olduğu gibi” öncü bir kentti. Ülkemizde ilk film gösterilerinin yapıldığı İzmir, düzenli gösterilerin de kenti oldu. Üstelik yaşayan, canlı bir sinema yaşamına sahip olarak. Kısa zamanda bir törene - alışkanlığa dönüşen film izleme tadı ve zevki, Cumhuriyet'e kadar olduğu gibi, Cumhuriyet'ten sonra da Ankara-Tan, Lale, Elhamra, Tayyare, Asri-İnci, Sakarya, Majik, Yeni, Melek, Yıldız gibi sinemalarla sürmüştür. Ve bu sinemaların çoğu zamanın acımasızlığına dayanamayarak gidecek, sanat ve mimari kültür mirası olarak içlerinden biri, sadece Milli Sinema-Elhamra kurtulabilecektir.
Prof. Dr. Oğuz Makal'ın araştırması bugün artık “nostalji” sayılan sinema salonlarına, “hayatı sevmek için gitmiş ya da sinemayı sevdikçe belki hayatı daha çok sevmiş” bir kuşağın rüyalarının izlerinin bulunmasına yardımcı olacaktır. (Arka kapaktan)
Çünkü İzmir, 19. yüzyılda şaşırtıcıdır ki, kentleşmeden yaşama değin birçok konuda İstanbul'dan ileri, “tiyatroda olduğu gibi” öncü bir kentti. Ülkemizde ilk film gösterilerinin yapıldığı İzmir, düzenli gösterilerin de kenti oldu. Üstelik yaşayan, canlı bir sinema yaşamına sahip olarak. Kısa zamanda bir törene - alışkanlığa dönüşen film izleme tadı ve zevki, Cumhuriyet'e kadar olduğu gibi, Cumhuriyet'ten sonra da Ankara-Tan, Lale, Elhamra, Tayyare, Asri-İnci, Sakarya, Majik, Yeni, Melek, Yıldız gibi sinemalarla sürmüştür. Ve bu sinemaların çoğu zamanın acımasızlığına dayanamayarak gidecek, sanat ve mimari kültür mirası olarak içlerinden biri, sadece Milli Sinema-Elhamra kurtulabilecektir.
Prof. Dr. Oğuz Makal'ın araştırması bugün artık “nostalji” sayılan sinema salonlarına, “hayatı sevmek için gitmiş ya da sinemayı sevdikçe belki hayatı daha çok sevmiş” bir kuşağın rüyalarının izlerinin bulunmasına yardımcı olacaktır. (Arka kapaktan)