#smrgKİTABEVİ Tarih Musahabeleri - 2024

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Yahya Kemal Külliyâtı
ISBN-10:
9757618119
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199144620
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
152
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
7
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
108,00
Havale/EFT ile: 104,76
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199144620
530790
Tarih Musahabeleri -        2024
Tarih Musahabeleri - 2024 #smrgKİTABEVİ
108.00
Tarih, Yahya Kemal'in daima çok sevdiği, çok ilgilendiği, sadece düzyazılarında değil şiirlerinde de sıklıkla işlediği bir saha olmuştur. Mâzide geçmiş hadiseler, bunların fâilleri, kısa ve uzun vadeli tesirleri O'nu çok düşündürmüş, özellikle Türklerin tarih İçerisinde ve değişik coğrafyalardaki yürüyüşleri, nihayet kurmuş oldukları medeniyet, Yahya Kemal'in başlıca tefekkür ve çalışma alanını oluşturmuştur. Ziya Gökalp'le bir diyaloğunun içinde birden söyleyiverdiği
Ne harâbî ne harâbâtîyim
Kökü mâzide olan âtîyim
beyti ise Şair'in geçmiş, bugün ve gelecek tasavvurunun özü, özeti gibidir.

Paris'teyken derslerine, sohbetlerine, konferanslarına katıldığı, çok defa da evine gittiği Albert Sorel'den bir gün, "Bilir misiniz ki henüz iki şey tamamıyla keşfedilmiş değildir: Coğrafyada kutup ve tarihte Türk" cümlesini işiten Yahya Kemal, bu cümlenin verdiği ufukla çok şuurlu bir okuma evresine girmiş ve 1912'de İstanbul'a yepyeni bir tarih perspektifiyle dönmüştü.

Tarihe dair bu engin bilgi ve yorumlama kâbiliyeti, hayranlık verici bir hafıza kudretiyle buluşunca da Yahya Kemal çok kısa sürede ders, sohbet ve makaleleriyle bir câzibe merkezi hâline gelmiştir. Tarih Musâhabeleri, O'nun bazısı el yazısı müsvedde hâlinde kalmış, çoğu sağlığında neşredilmiş tarih eksenli yazıları ve notlarından oluşuyor.
Tarih, Yahya Kemal'in daima çok sevdiği, çok ilgilendiği, sadece düzyazılarında değil şiirlerinde de sıklıkla işlediği bir saha olmuştur. Mâzide geçmiş hadiseler, bunların fâilleri, kısa ve uzun vadeli tesirleri O'nu çok düşündürmüş, özellikle Türklerin tarih İçerisinde ve değişik coğrafyalardaki yürüyüşleri, nihayet kurmuş oldukları medeniyet, Yahya Kemal'in başlıca tefekkür ve çalışma alanını oluşturmuştur. Ziya Gökalp'le bir diyaloğunun içinde birden söyleyiverdiği
Ne harâbî ne harâbâtîyim
Kökü mâzide olan âtîyim
beyti ise Şair'in geçmiş, bugün ve gelecek tasavvurunun özü, özeti gibidir.

Paris'teyken derslerine, sohbetlerine, konferanslarına katıldığı, çok defa da evine gittiği Albert Sorel'den bir gün, "Bilir misiniz ki henüz iki şey tamamıyla keşfedilmiş değildir: Coğrafyada kutup ve tarihte Türk" cümlesini işiten Yahya Kemal, bu cümlenin verdiği ufukla çok şuurlu bir okuma evresine girmiş ve 1912'de İstanbul'a yepyeni bir tarih perspektifiyle dönmüştü.

Tarihe dair bu engin bilgi ve yorumlama kâbiliyeti, hayranlık verici bir hafıza kudretiyle buluşunca da Yahya Kemal çok kısa sürede ders, sohbet ve makaleleriyle bir câzibe merkezi hâline gelmiştir. Tarih Musâhabeleri, O'nun bazısı el yazısı müsvedde hâlinde kalmış, çoğu sağlığında neşredilmiş tarih eksenli yazıları ve notlarından oluşuyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat