Tarih Yolunda ismiyle kitap halinde toplanan bu yazılar, gerçekten de, tarihçilik yolunda geçen senelerin ve harcanan mesainin küçük işaret ve delillerinden ibarettir. Yazıların ilk dikkati çeken tarafı şimdiye kadar mesele olarak bile görülmeyen mevzulara dair olmasıdır. Bu bakımdan çok hususi bir tarihçilik telakkisinin, daha doğrusu heyecanının ve zevkinin tezahürü olarak seçilen küçük ve çok kenarda mevzulara tahsis edilmiş yazıların çokluğu ilk bakışta dikkati çekebilir. Mesela ilk dini kitap olarak basıldığı söylenip geçilen Birgivi Risalesi hakkındaki yazı ile matbuat yasakları hakkındaki bütün yazılar ve "Türk siyasi düşüncesinde İngilizperestlik" yazısı örnek olarak gösterilebilir.
Tarih usulü hakkındaki makaleler ise bu meseleye olan alakamızın şahitleri olarak görülebilir. Bu konuda daha çok araştırma yapılması gereği bugün de ortadadır. Bu gibi küçük görülebilecek mevzu ve mefhumlar hakkında, mümkün olduğu kadar tafsilatlı ve teferruatlı yazılar, başkalarının mikro tarihçilik diye de isimlendirdiği hücre tarihçiliğinin birer örneği olarak telife çalıştığımızı ifade etmemiz gerekiyor. Tarihte sağlam umumi yorumlara mesned ve delil olabilecek bu gibi araştırmaların daha çok yapılması zarureti ortadadır. Bu bakımdan şahsiyetler, mefhumlar ve vakalara dair araştırmaların artması ve çeşitlilik kazanması tarihçilik için hem bir seviyenin delili ve hem de varlık ve gelişme şartıdır.