‘Tehlikeli Aşk', günlük yaşamın bir destanıdır. Basitçe bir aşk öyküsü gibi görünür; oysa arka fonda, 1970'ler Nijeryası'nın toplumsal panoraması; iç savaşın yıkımları; askeri diktatörlüğün acımasız terörü vardır. Galeride satışa sunulan (Omovo'nun tablosudur bu) bir tablo bile bu askeri terörden nasibini alır. Bu yönüyle de bizdeki askeri diktatörlüklerin uygulamalarını, sanata bakış açılarını çağrıştırır: ‘Dünyanın bütün diktatörlükleri ikiz kardeştir' dedirtecek bir yakınlıktır bu.
Ben Okri, romanları, gençlerin (örneğin Omovo ile Ifeyiwa -baştan umutsuz ve yenilgiye mahkum bir aşk'tır onlarınki-) belleklerinde, anılarında ve güncel yaşamlarında süren bir dönemi tüm çıplaklığıyla, olanca yakınlığıyla betimler.
Kitabın adından da anlaşılacağı gibi Okri, aileler nedeniyle değil, içinde yaşadıkları koşullar nedeniyle birbirlerinden ayrılmak zorunda kalan iki sevgili üzerine, lanetlenmiş bir aşk öyküsü sunar. Evet aşk, çaresizlik ve sefalet içinde bile yeşerecek bir yer bulur; ama bu, sonucu değiştirmez: Acı ve hüzün, damgasını vurur aşka ve doğal olarak romana.
Afrika'nın sesleri ve kokularıyla dopdolu bir eser olan ‘Tehlikeli Aşk', Ben Okri'nin kuşkusuz en kişisel, en güzel ve en lirik romanıdır. (Arka Kapak)
