1926 yılında eğitim faaliyetlerini düzenlemek amacıyla "Maarif Teşkilatına Dair Kanun" kabul edildi. Türkiye Cumhuriyeti dâhilindeki tüm öğretim kurumlarının işleyişi bu kanunla sağlandı. Bu yasayla örgün eğitim teşkilat yapısı 8 ayrı eminliğe ayrıldı. Eğitim teşkilatı yeniden düzenlendi. Bütçeden eğitime ayrılan pay arttırıldı. 29 Ekim 1923 tarihinde büyük mücadeleler sonrasında Cumhuriyet ilan edildiğinde tahminî 12 milyon nüfusun yalnızca %10'a yakını okuma ve yazmayı bilmekteydi.
1928'de ise Osmanlı Devleti'nin kuruluşundan 1928'e kadar kullanılan Arap alfabesinin kullanımından Batı uygarlığının kullanmakta olduğu Latin alfabesine geçiş sağlandı. Cumhuriyet'in hedeflediği eğitim altyapısının temellerinin atıldığı bu dönemde ilköğretime ait çeşitli düzenlemeler, yeni yapılanmalar, ilkokul öğretmenleri ve öğrencilerin yetiştirilmesinde çeşitli gayeler gerçekleştirilmeye başlandı. Yokluklar içinde verilen eğitim mücadelesi günümüz ilköğretim politikalarına ışık tutması açısından örnek ve ibret alınması gereken bir dönem olarak eğitim tarihimizdeki yerini aldı.
Bu kitap, 1924 yılından 1928 yılının sonuna kadar olan dönemde ilköğretime ait yapılan yoğunlukla yasal düzenlemeleri içermekte ayrıca Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki örgün eğitimin ilk evresi ve dönemin eğitim tarihine ışık tutmaktadır. Ayrıca dönem itibarıyla eğitimi nicel ve nitel olarak geliştirme çabalarının daha iyi anlaşılmasına katkı sağlamaktadır. Bu bakımdan okuyuculara kuşkusuz, eğitimin dünü ve bugünü arasında bir mukayese yapma olanağı da sunmaktadır.
1926 yılında eğitim faaliyetlerini düzenlemek amacıyla "Maarif Teşkilatına Dair Kanun" kabul edildi. Türkiye Cumhuriyeti dâhilindeki tüm öğretim kurumlarının işleyişi bu kanunla sağlandı. Bu yasayla örgün eğitim teşkilat yapısı 8 ayrı eminliğe ayrıldı. Eğitim teşkilatı yeniden düzenlendi. Bütçeden eğitime ayrılan pay arttırıldı. 29 Ekim 1923 tarihinde büyük mücadeleler sonrasında Cumhuriyet ilan edildiğinde tahminî 12 milyon nüfusun yalnızca %10'a yakını okuma ve yazmayı bilmekteydi.
1928'de ise Osmanlı Devleti'nin kuruluşundan 1928'e kadar kullanılan Arap alfabesinin kullanımından Batı uygarlığının kullanmakta olduğu Latin alfabesine geçiş sağlandı. Cumhuriyet'in hedeflediği eğitim altyapısının temellerinin atıldığı bu dönemde ilköğretime ait çeşitli düzenlemeler, yeni yapılanmalar, ilkokul öğretmenleri ve öğrencilerin yetiştirilmesinde çeşitli gayeler gerçekleştirilmeye başlandı. Yokluklar içinde verilen eğitim mücadelesi günümüz ilköğretim politikalarına ışık tutması açısından örnek ve ibret alınması gereken bir dönem olarak eğitim tarihimizdeki yerini aldı.
Bu kitap, 1924 yılından 1928 yılının sonuna kadar olan dönemde ilköğretime ait yapılan yoğunlukla yasal düzenlemeleri içermekte ayrıca Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki örgün eğitimin ilk evresi ve dönemin eğitim tarihine ışık tutmaktadır. Ayrıca dönem itibarıyla eğitimi nicel ve nitel olarak geliştirme çabalarının daha iyi anlaşılmasına katkı sağlamaktadır. Bu bakımdan okuyuculara kuşkusuz, eğitimin dünü ve bugünü arasında bir mukayese yapma olanağı da sunmaktadır.