Papalık emriyle Timur'un sarayına elçi olarak seçilen Clavijo, İstanbul'a yaptığı ziyarette şehrin Bizans'ın son dönemine tanıklık eden hali hakkında benzersiz gözlemlerde bulunur. Bu kritik dönemde Osmanlı şehzadelerinin iktidar kavgası, Asya topraklarında hüküm süren kargaşa ve Rumeli'de devam eden Osmanlı düzeninin kaosu dikkat çekicidir. 1402 yılı, Anadolu'nun tarihinde derin izler bırakan bir döneme işaret eder. Bu tarihlerde, Timur orduları, Osmanlı'nın gurur duyduğu Yıldırım Bayezid'in güçlerini Ankara Savaşı'nda mağlup eder. Bu zaferin yankıları, Anadolu'da bir Fetret Devri'ni başlatırken, Timurluların gölgesi bu topraklar üzerinde belirir.
Zorlu Karadeniz sıra dağlarını aşarak, bugünkü Doğu Anadolu'ya uzanan bu yolculukta, Clavijo, İpek Yolu'nun bilinmeyen yüzlerini, eşkıyalarını bizlere sunar. Bu eser, tarihi bir yolculuğa çıkaran bir rehber niteliğindedir. Anadolu'nun bu kritik döneminde Clavijo'nun gözünden şahit olacağınız olaylar, tarihin derinliklerine dalmak isteyen her okur için kaçırılmayacak bir fırsattır.