#smrgKİTABEVİ Toplu Öyküler KARTON KAPAK - 2025

Editör:
Onurhan Ersoy
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Melisa Matbaacılık
Dizi Adı:
Öykü
ISBN-10:
6253693794
Kargoya Teslim Süresi:
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199239597
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
312
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Çeviren:
Neşe Taluy Yüce
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
214,50
Havale/EFT ile: 205,94
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199239597
626779
Toplu Öyküler KARTON KAPAK -        2025
Toplu Öyküler KARTON KAPAK - 2025 #smrgKİTABEVİ
214.50
Bruno Schulz'un Toplu Öyküler'i, Susan Sontag, Philip Roth, Isaac Bashevis Singer, Roberto Bolaño, Jonathan Safran Foer gibi isimlerin övgüyle bahsettiği yazarın Türkçedeki en kapsamlı öykü derlemesi. Aynı zamanda ressam da olan Schulz, doğduğu ve hiç terk etmediği, bir lisede resim öğretmenliği yaptığı kentte Gestapo tarafından infaz edildiğinde henüz elli yaşındaydı. Kısa edebi yaşamında çok az yazabilmiş olsa da sonraki kuşakları derinden etkileyecek “Tarçın Dükkânları”, “Krokodil Sokağı”, “Klepsydra Altındaki Sanatoryum” gibi unutulmaz öykülerini kaleme almıştı bile. Danilo Kiş'in John Updike'a “Schulz benim Tanrım,” demesi, özellikle Doğu Avrupa edebiyatı üzerindeki etkisinin ne kadar büyük olduğunu gösterir.

“Schulz'u okurken –belki bunu söylememeliyim ama– bazı öykülerini okurken onun Kafka'dan daha iyi olduğunu düşünüyorum. Bazı öyküleri çok daha kuvvetli. Ve absürt tarafı çok güçlü, aptalca değil, çok zekice. Schulz ve Kafka arasında Goethe'nin Wahlverwandtschaft dediği şeyin, seçilmiş ruhların yakınlığı olduğunu söyleyebilirim.” - Isaac Bashevis Singer

“Bruno Schulz'un güzel, hassas, anlam yüklü hikâyeleri Leh dilini büyütüp bambaşka bir seviyeye taşıdı. Onu çok seviyorum ama bir yandan da nefret ediyorum çünkü onunla rekabet etmek mümkün değil.” - Olga Tokarczuk
Bruno Schulz'un Toplu Öyküler'i, Susan Sontag, Philip Roth, Isaac Bashevis Singer, Roberto Bolaño, Jonathan Safran Foer gibi isimlerin övgüyle bahsettiği yazarın Türkçedeki en kapsamlı öykü derlemesi. Aynı zamanda ressam da olan Schulz, doğduğu ve hiç terk etmediği, bir lisede resim öğretmenliği yaptığı kentte Gestapo tarafından infaz edildiğinde henüz elli yaşındaydı. Kısa edebi yaşamında çok az yazabilmiş olsa da sonraki kuşakları derinden etkileyecek “Tarçın Dükkânları”, “Krokodil Sokağı”, “Klepsydra Altındaki Sanatoryum” gibi unutulmaz öykülerini kaleme almıştı bile. Danilo Kiş'in John Updike'a “Schulz benim Tanrım,” demesi, özellikle Doğu Avrupa edebiyatı üzerindeki etkisinin ne kadar büyük olduğunu gösterir.

“Schulz'u okurken –belki bunu söylememeliyim ama– bazı öykülerini okurken onun Kafka'dan daha iyi olduğunu düşünüyorum. Bazı öyküleri çok daha kuvvetli. Ve absürt tarafı çok güçlü, aptalca değil, çok zekice. Schulz ve Kafka arasında Goethe'nin Wahlverwandtschaft dediği şeyin, seçilmiş ruhların yakınlığı olduğunu söyleyebilirim.” - Isaac Bashevis Singer

“Bruno Schulz'un güzel, hassas, anlam yüklü hikâyeleri Leh dilini büyütüp bambaşka bir seviyeye taşıdı. Onu çok seviyorum ama bir yandan da nefret ediyorum çünkü onunla rekabet etmek mümkün değil.” - Olga Tokarczuk
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat