XVI.y.y.'dan itibaren Safeviler zamanında mimari ve diğer sanatlarda yaratılan göz alıcı eserler, İran ve Türk sanatları arasındaki üslup farkını en canlı şekli ile göstermektedir. İlhanlı sanatında ve hatta Safevi mimarisinde, Selçuklulardan gelen unsurlar bulunmakla beraber,Büyük Selçuklu sanatının asıl devamını İran'da değil, bütün cepheleri ile Anadolu Türk sanatında bulmaktayız. Bu da Türk sanatında bağlantı ve gelişmelerin kuvvetini gösteren canlı bir işarettir. Osmanlıların meydana getirdiği sanat, bütün daha öncesi Türk sanatlarının, dünyanın en zengin kültürlerinin kaynaştığı topraklar üzerinde, yeniden ve dünya çapında bir değerlendirmesidir denebilir. -Oktay Aslanapa (Önsözden)
XVI.y.y.'dan itibaren Safeviler zamanında mimari ve diğer sanatlarda yaratılan göz alıcı eserler, İran ve Türk sanatları arasındaki üslup farkını en canlı şekli ile göstermektedir. İlhanlı sanatında ve hatta Safevi mimarisinde, Selçuklulardan gelen unsurlar bulunmakla beraber,Büyük Selçuklu sanatının asıl devamını İran'da değil, bütün cepheleri ile Anadolu Türk sanatında bulmaktayız. Bu da Türk sanatında bağlantı ve gelişmelerin kuvvetini gösteren canlı bir işarettir. Osmanlıların meydana getirdiği sanat, bütün daha öncesi Türk sanatlarının, dünyanın en zengin kültürlerinin kaynaştığı topraklar üzerinde, yeniden ve dünya çapında bir değerlendirmesidir denebilir. -Oktay Aslanapa (Önsözden)