#smrgKİTABEVİ Türkiye ve Avrasya : Türkiye'nin Stratejik Arayışları - 2015
Dünya hızlı bir değişim süreci yaşarken, Avrasyanın çeşitli bölgelerinin geleceği Türk devleti ile birlikte ele alınarak değerlendirilmeye çalışılmıştır. Yarım yüzyıl kapıda bekletildikten sonra Avrupa Birliği'ne alınmayan Türkiye'nin önünde Avrasya alternatifikendiliğinden devreye girmektedir.Küçük Asya denilen bie büyük yarımada üzerinde uzanan Türk devleti, Orta Asya'dan Akdeniz'e yönelen Türk göçleri sonucunda kurulmuş bir büyük siyasal yapılanmadır. Bu yönü ile de Türkiye, Avrasyanın geleceğinin belirlenmesinde birinci derecede önemli bir konuma sahip bulunmaktadır.
Hem bir Asya hem de bir Avrupa ülkesi konumunda bulunan Türkiye Cumhuriyeti her iki kıtayı birbirine bağlayan bir köprü olarak, dünyanın ortalarında güvenlik planları üretirken, Avrupa ve Asya kıtalarının jeopolitik çekişmelerden kurtarılarak kalıcı bir barış düzenine kavuşturulmaları gerekmektedir. Değişen bütün koşulların dikkate alınarak, Türkiye'ninOrtadoğu bölgesi ile diğer Avrasya bölgeleri arasında jeopolitik ve stratejik çıkarları göz önünde tutan bir yaklaşım ilgili merkezler arasındaki işbirliği ile gerçekleştirilebilecektir. Türkiye Cumhuriyeti kurucuları kurukunun ortaya koyduğu insiyatif ve devlet modeline uygun bir Avrasya siyasetinin örgütlenmesi, öncelikle Türk ulusunun dünyanın geleceğine yönelik kendini yenileyen bir Avrasya stratejisi geliştirmesine bağlı görünmektedir.Bu kitap, Türkiye'nin bir Avrasya stratejisi geliştirmesine katkı sağlayabilirse amacına ulaşmış sayılacaktır.
Dünya hızlı bir değişim süreci yaşarken, Avrasyanın çeşitli bölgelerinin geleceği Türk devleti ile birlikte ele alınarak değerlendirilmeye çalışılmıştır. Yarım yüzyıl kapıda bekletildikten sonra Avrupa Birliği'ne alınmayan Türkiye'nin önünde Avrasya alternatifikendiliğinden devreye girmektedir.Küçük Asya denilen bie büyük yarımada üzerinde uzanan Türk devleti, Orta Asya'dan Akdeniz'e yönelen Türk göçleri sonucunda kurulmuş bir büyük siyasal yapılanmadır. Bu yönü ile de Türkiye, Avrasyanın geleceğinin belirlenmesinde birinci derecede önemli bir konuma sahip bulunmaktadır.
Hem bir Asya hem de bir Avrupa ülkesi konumunda bulunan Türkiye Cumhuriyeti her iki kıtayı birbirine bağlayan bir köprü olarak, dünyanın ortalarında güvenlik planları üretirken, Avrupa ve Asya kıtalarının jeopolitik çekişmelerden kurtarılarak kalıcı bir barış düzenine kavuşturulmaları gerekmektedir. Değişen bütün koşulların dikkate alınarak, Türkiye'ninOrtadoğu bölgesi ile diğer Avrasya bölgeleri arasında jeopolitik ve stratejik çıkarları göz önünde tutan bir yaklaşım ilgili merkezler arasındaki işbirliği ile gerçekleştirilebilecektir. Türkiye Cumhuriyeti kurucuları kurukunun ortaya koyduğu insiyatif ve devlet modeline uygun bir Avrasya siyasetinin örgütlenmesi, öncelikle Türk ulusunun dünyanın geleceğine yönelik kendini yenileyen bir Avrasya stratejisi geliştirmesine bağlı görünmektedir.Bu kitap, Türkiye'nin bir Avrasya stratejisi geliştirmesine katkı sağlayabilirse amacına ulaşmış sayılacaktır.