#smrgKİTABEVİ Türkiye'de Öğrenci Olayları ve Türk Siyaseti Üzerine Etkileri (1965-1980) - 2024
Bunu biraz daha açmamız gerekirse, 1965-1980 yılları arasında Türkiye'de meydana gelen öğrenci olaylarının tarihçesini sebep-sonuç ilişkisi içerisinde inceleyerek; öğrenci olaylarının siyasi, sosyal, ekonomik nedenleri ve sosyolojik nitelikleri, yasa dışı siyasallaşmış öğrenci örgütlerinin bu olayların meydana gelmesindeki fonksiyonları, öğrenci olaylarının meydana gelmesinde rolü olan dernek, grup ya da siyasi partilerin etki ve etkinlikleri ele alınarak geniş çaplı değerlendirme ile tüm bu olayların Türk siyasetine olan etkileri ve sonuçlarını araştırmaktır.
Bu amaç doğrultusunda gerek araştırma gerekse metnin inşası sürecinde konu kapsamına giren olayların bütünsel bir çerçevede ve on beş yıllık süreçte ele alınması dikkate değerdir. Doktora tez eseri olarak hazırlanan bu çalışmanın akademik hayata ve bilimsel birikime katkı vereceği kanaatindeyiz. Gerek konunun tespit süreci gerekse kuramsal çerçevenin oluşturulup bilimsel metotlar dâhilinde metnin inşa edilmesi bu yöndeki inancımızı güçlendirmektedir. Özellikle akademik çalışmaların geniş kitlelere ulaşması, basılı hale gelip okuruyla buluşması sayesinde mümkün olabilmektedir. Bu takdirde eserden beklenilen toplumsal katkı yani bir diğer değişle eserin yaygın etkisi sağlanmış olacaktır.
Sonuç olarak 1968'de başlayan ve Türkiye'de 1969'da etkisini yoğun bir surette hissettiren öğrenci olayları ve süreç içerisinde mevcut siyasete etkisini inceleyen bu araştırmanın ağırlıklı olarak içerikte hangi konulara yöneldiği hakkında ipuçları vermesi için şu açıklayıcı bilgi faydalı olacaktır: Olayların sosyolojik ve küresel boyutu yadsınamaz bir gerçekliktir. Çözümün paydaşları arasında özellikle mevcut Hükümetler ve bir bütün olarak da üniversiteler ön plana çıkmaktadır. Öğrenci talepleri ve yaşanılan olayların argümanları başlangıçta şu üç başlık etrafında toplanmaktaydı: Muhtariyet/özerklik, öğrencilerin yönetime katılması ve son olarak da disiplin. Bu kapsamda yaşanılan tartışmalar, yıllar içerisinde ana tema değişmemekle birlikte yeni söylemlerle pek çok kez dile getirildi ve olayların şiddete evirilmesi önlenmeye çalışıldı. Gerekçesi farklı unsurlara dayandırılsa da anarşiye dönüşen olaylar, ordunun yönetime el koymasına kadar devam etti.
Üniversite yönetimleri de değişen şartlarla uyumlu olarak olayların çözümüne yönelik tespit ve önerilerde bulunacaklardı. Buna göre sorunun üç tane kaynağı vardı: Üniversitelerin kurumsal kimliği, ülke sorunları ve ideolojik eylemler idi. Küreselleşen dünyada Türkiye'de meydana gelen öğrenci olaylarının dünyada yaşanılanlardan etkilenmemesi mümkün değildi. Ayrıca öğrenci hareketlerinin sosyo-kültürel değişmenin etkisi ile sağ ve sol ideolojiler tarafından suiistimal edilmesine de değinilmekteydi. Her şeye rağmen üniversitelerin özerkliğini koruması önemsenmekteydi.
Kitapta konunun daha iyi anlaşılması ve tarafların bakış açısını yansıtması bakımından olayların seyri ayrıntılı olarak işlenmeye çalışılmıştır. Eldeki kaynaklar ölçüsünde kamuoyunun yaklaşımı da yeri geldiğince aktarılmaktadır. Böylece yaşanılanlar daha iyi anlamlandırılabilmekte ve kamuoyu ile siyasi çevrelerin konuya yaklaşımı açıklanabilir olmaktadır. Bunların dışında öğrenci olayları ile birlikte ülkede etki uyandıran siyasi gelişmeler de koşut olarak işlenmektedir.
BÖLÜMLERİN TANITIMI
Bu çalışma beş bölümden oluşmaktadır. Birinci Bölüm iki kısımdan oluşmaktadır. Birinci Kısım'da kuram ve metodu, İkinci Kısım'da ise gençlik kavramı ve 1965'e kadar yaşanan öğrenci olayları ile ilgili genel bir projeksiyon sunulmaya çalışılmaktadır. Diğer bölümler Türkiye Cumhuriyeti'nde yapılan Milletvekili Genel Seçimleri baz alınarak oluşturulmuştur. Öğrenci olayları ağırlıkla Hükümetler ve alt başlıklarında ele alınmıştır. İkinci Bölüm'de 1965-1969 arası gelişmeler incelenmektedir. Türkiye'de öğrenci olaylarının özellikle 1969'da yoğunlaştığından bahsedilmektedir. ABD ve emperyalizm karşıtlığının bu eylemlerin özünü oluşturduğundan ve üniversite eylemlerinin küresel olarak yaşanan 1968 olaylarıyla birlikte daha özgürlükçü bir ortam talebiyle yükselişe geçtiğine dikkat çekilmektedir. Türkiye'de bu doğrultuda başlayan öğrenci olaylarının gelişimi ele alınmaktadır. İşgal, forum ve mitingler aktarılmakta, öğrenci kulüp, dernek ve federasyonlarının faaliyetleri hakkında açıklama yapılmaktadır. Sorunların çözümü için Cumhurbaşkanlığı ve TBMM'de yapılan görüşmelere yer verilmekte, 1969'da yaygınlaşan miting ve protestoların etkisi ile gerginleşen ortamın akademik hayata verdiği zarar ifade edilmektedir. Ayrıca öğrenci taleplerinin siyasallaşmasına sebep olan olaylar vurgulanmaktadır. Üçüncü Bölüm ‘de 1969 Genel Seçimleri ile 1973 Genel Seçimleri arası işlenmektedir. Bu sürecin üniversitelerde işgal ve boykotların yoğun olarak yaşandığı bir dönem olduğuna işaret edilerek yaşanılan şiddet olayları ve bunlara karşı alınan önlemler ve çözüm önerileri ifade edilmektedir. Üniversite dışındaki toplumsal kesimlerin eylemlerine, sol görüşlü öğrencilerin verdiği destekler de gündeme getirilmektedir. TBMM'de ve Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK) alınmaya çalışılan önlemler hakkında bilgi verilerek Solun radikalleşmesi ve silahlı eylemleri de aktarılmaktadır. ABD vatandaşı kişi ve ABD'ye ait kurumlara yapılan saldırılardan bahsedilerek ülkedeki krizin dönüm noktalarından olan 12 Mart 1971'de yayınlanan muhtıra ve sonuçlarına dikkat çekilmektedir. Dördüncü Bölüm 1973-1977 yılları arasını kapsamaktadır. Bu bölümde genel af, Kıbrıs krizi, mevcut Hükümet'in istifası, Hükümet kurma girişimlerinin sonuçsuz kalması, öğrenci olaylarındaki artış ve Milliyetçi Cephe (MC) Hükümeti döneminde yaşanılan gelişmelere değinilmektedir. Üniversite senatolarının önceki dönemlere oranla çözüm odaklı çalışmalara yöneldiklerinden bahsedilmekte, Sol eylemlerin yanı sıra ülkücü kesimden gelen tepkiler ve oluşumlara karşı, gerek akademik gerekse siyasi çevrelerdeki değerlendirmeler aktarılmaya çalışılmaktadır. Bununla birlikte siyasi partilerin öğrenci olaylarına yönelik açıklamaları ve bunların kamuoyu ve TBMM'deki yansımaları ele alınmaktadır. Şiddeti ilke edinen örgütlerin üniversitelerde hâkimiyet kurmasıyla artan olaylar önlenemeyince eğitime süresiz ara verilmesi, sıkıyönetim ilanı ve hatta üniversitelere el konulması tartışmalarına değinilmektedir.
Beşinci Bölüm 'de ise 1977 ile 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'ne kadar geçen süreç konu edilmektedir. Siyasal istikrarsızlığın ve çözümsüz politikaların ülkedeki etkisi üzerinde durulmaktadır. II. MC Hükümeti döneminde artan öğrenci olaylarına yer verilerek 1977'den sonra artan üniversite olaylarının artık tamamen sokağa yayıldığından, ölümlü olayların hayatın bir parçası haline geldiğinden ve siyasi cinayetlerin ülkede yarattığı gerilimden bahsedilmektedir. Artan eylemlerle birlikte mezhep çatışmalarının da gündeme geldiği bir dönem olduğuna vurgu yapılmaktadır. 12 Eylül Askeri Darbesi'ne giden sürecin başat unsurlarından birisinin üniversitelerde yaşanan ve toplumda yaygınlaşan olayların etkisi üzerinde durulmaktadır.
Bunu biraz daha açmamız gerekirse, 1965-1980 yılları arasında Türkiye'de meydana gelen öğrenci olaylarının tarihçesini sebep-sonuç ilişkisi içerisinde inceleyerek; öğrenci olaylarının siyasi, sosyal, ekonomik nedenleri ve sosyolojik nitelikleri, yasa dışı siyasallaşmış öğrenci örgütlerinin bu olayların meydana gelmesindeki fonksiyonları, öğrenci olaylarının meydana gelmesinde rolü olan dernek, grup ya da siyasi partilerin etki ve etkinlikleri ele alınarak geniş çaplı değerlendirme ile tüm bu olayların Türk siyasetine olan etkileri ve sonuçlarını araştırmaktır.
Bu amaç doğrultusunda gerek araştırma gerekse metnin inşası sürecinde konu kapsamına giren olayların bütünsel bir çerçevede ve on beş yıllık süreçte ele alınması dikkate değerdir. Doktora tez eseri olarak hazırlanan bu çalışmanın akademik hayata ve bilimsel birikime katkı vereceği kanaatindeyiz. Gerek konunun tespit süreci gerekse kuramsal çerçevenin oluşturulup bilimsel metotlar dâhilinde metnin inşa edilmesi bu yöndeki inancımızı güçlendirmektedir. Özellikle akademik çalışmaların geniş kitlelere ulaşması, basılı hale gelip okuruyla buluşması sayesinde mümkün olabilmektedir. Bu takdirde eserden beklenilen toplumsal katkı yani bir diğer değişle eserin yaygın etkisi sağlanmış olacaktır.
Sonuç olarak 1968'de başlayan ve Türkiye'de 1969'da etkisini yoğun bir surette hissettiren öğrenci olayları ve süreç içerisinde mevcut siyasete etkisini inceleyen bu araştırmanın ağırlıklı olarak içerikte hangi konulara yöneldiği hakkında ipuçları vermesi için şu açıklayıcı bilgi faydalı olacaktır: Olayların sosyolojik ve küresel boyutu yadsınamaz bir gerçekliktir. Çözümün paydaşları arasında özellikle mevcut Hükümetler ve bir bütün olarak da üniversiteler ön plana çıkmaktadır. Öğrenci talepleri ve yaşanılan olayların argümanları başlangıçta şu üç başlık etrafında toplanmaktaydı: Muhtariyet/özerklik, öğrencilerin yönetime katılması ve son olarak da disiplin. Bu kapsamda yaşanılan tartışmalar, yıllar içerisinde ana tema değişmemekle birlikte yeni söylemlerle pek çok kez dile getirildi ve olayların şiddete evirilmesi önlenmeye çalışıldı. Gerekçesi farklı unsurlara dayandırılsa da anarşiye dönüşen olaylar, ordunun yönetime el koymasına kadar devam etti.
Üniversite yönetimleri de değişen şartlarla uyumlu olarak olayların çözümüne yönelik tespit ve önerilerde bulunacaklardı. Buna göre sorunun üç tane kaynağı vardı: Üniversitelerin kurumsal kimliği, ülke sorunları ve ideolojik eylemler idi. Küreselleşen dünyada Türkiye'de meydana gelen öğrenci olaylarının dünyada yaşanılanlardan etkilenmemesi mümkün değildi. Ayrıca öğrenci hareketlerinin sosyo-kültürel değişmenin etkisi ile sağ ve sol ideolojiler tarafından suiistimal edilmesine de değinilmekteydi. Her şeye rağmen üniversitelerin özerkliğini koruması önemsenmekteydi.
Kitapta konunun daha iyi anlaşılması ve tarafların bakış açısını yansıtması bakımından olayların seyri ayrıntılı olarak işlenmeye çalışılmıştır. Eldeki kaynaklar ölçüsünde kamuoyunun yaklaşımı da yeri geldiğince aktarılmaktadır. Böylece yaşanılanlar daha iyi anlamlandırılabilmekte ve kamuoyu ile siyasi çevrelerin konuya yaklaşımı açıklanabilir olmaktadır. Bunların dışında öğrenci olayları ile birlikte ülkede etki uyandıran siyasi gelişmeler de koşut olarak işlenmektedir.
BÖLÜMLERİN TANITIMI
Bu çalışma beş bölümden oluşmaktadır. Birinci Bölüm iki kısımdan oluşmaktadır. Birinci Kısım'da kuram ve metodu, İkinci Kısım'da ise gençlik kavramı ve 1965'e kadar yaşanan öğrenci olayları ile ilgili genel bir projeksiyon sunulmaya çalışılmaktadır. Diğer bölümler Türkiye Cumhuriyeti'nde yapılan Milletvekili Genel Seçimleri baz alınarak oluşturulmuştur. Öğrenci olayları ağırlıkla Hükümetler ve alt başlıklarında ele alınmıştır. İkinci Bölüm'de 1965-1969 arası gelişmeler incelenmektedir. Türkiye'de öğrenci olaylarının özellikle 1969'da yoğunlaştığından bahsedilmektedir. ABD ve emperyalizm karşıtlığının bu eylemlerin özünü oluşturduğundan ve üniversite eylemlerinin küresel olarak yaşanan 1968 olaylarıyla birlikte daha özgürlükçü bir ortam talebiyle yükselişe geçtiğine dikkat çekilmektedir. Türkiye'de bu doğrultuda başlayan öğrenci olaylarının gelişimi ele alınmaktadır. İşgal, forum ve mitingler aktarılmakta, öğrenci kulüp, dernek ve federasyonlarının faaliyetleri hakkında açıklama yapılmaktadır. Sorunların çözümü için Cumhurbaşkanlığı ve TBMM'de yapılan görüşmelere yer verilmekte, 1969'da yaygınlaşan miting ve protestoların etkisi ile gerginleşen ortamın akademik hayata verdiği zarar ifade edilmektedir. Ayrıca öğrenci taleplerinin siyasallaşmasına sebep olan olaylar vurgulanmaktadır. Üçüncü Bölüm ‘de 1969 Genel Seçimleri ile 1973 Genel Seçimleri arası işlenmektedir. Bu sürecin üniversitelerde işgal ve boykotların yoğun olarak yaşandığı bir dönem olduğuna işaret edilerek yaşanılan şiddet olayları ve bunlara karşı alınan önlemler ve çözüm önerileri ifade edilmektedir. Üniversite dışındaki toplumsal kesimlerin eylemlerine, sol görüşlü öğrencilerin verdiği destekler de gündeme getirilmektedir. TBMM'de ve Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK) alınmaya çalışılan önlemler hakkında bilgi verilerek Solun radikalleşmesi ve silahlı eylemleri de aktarılmaktadır. ABD vatandaşı kişi ve ABD'ye ait kurumlara yapılan saldırılardan bahsedilerek ülkedeki krizin dönüm noktalarından olan 12 Mart 1971'de yayınlanan muhtıra ve sonuçlarına dikkat çekilmektedir. Dördüncü Bölüm 1973-1977 yılları arasını kapsamaktadır. Bu bölümde genel af, Kıbrıs krizi, mevcut Hükümet'in istifası, Hükümet kurma girişimlerinin sonuçsuz kalması, öğrenci olaylarındaki artış ve Milliyetçi Cephe (MC) Hükümeti döneminde yaşanılan gelişmelere değinilmektedir. Üniversite senatolarının önceki dönemlere oranla çözüm odaklı çalışmalara yöneldiklerinden bahsedilmekte, Sol eylemlerin yanı sıra ülkücü kesimden gelen tepkiler ve oluşumlara karşı, gerek akademik gerekse siyasi çevrelerdeki değerlendirmeler aktarılmaya çalışılmaktadır. Bununla birlikte siyasi partilerin öğrenci olaylarına yönelik açıklamaları ve bunların kamuoyu ve TBMM'deki yansımaları ele alınmaktadır. Şiddeti ilke edinen örgütlerin üniversitelerde hâkimiyet kurmasıyla artan olaylar önlenemeyince eğitime süresiz ara verilmesi, sıkıyönetim ilanı ve hatta üniversitelere el konulması tartışmalarına değinilmektedir.
Beşinci Bölüm 'de ise 1977 ile 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'ne kadar geçen süreç konu edilmektedir. Siyasal istikrarsızlığın ve çözümsüz politikaların ülkedeki etkisi üzerinde durulmaktadır. II. MC Hükümeti döneminde artan öğrenci olaylarına yer verilerek 1977'den sonra artan üniversite olaylarının artık tamamen sokağa yayıldığından, ölümlü olayların hayatın bir parçası haline geldiğinden ve siyasi cinayetlerin ülkede yarattığı gerilimden bahsedilmektedir. Artan eylemlerle birlikte mezhep çatışmalarının da gündeme geldiği bir dönem olduğuna vurgu yapılmaktadır. 12 Eylül Askeri Darbesi'ne giden sürecin başat unsurlarından birisinin üniversitelerde yaşanan ve toplumda yaygınlaşan olayların etkisi üzerinde durulmaktadır.