#smrgKİTABEVİ Türkiye'de Suçlular: Sosyal Kültürel ve Ekonomik Özellikleri - 1994
Biz bu sosyal problemler arasında hızlı sosyal değişmeye paralel olarak frekansı artan ve çeşitlenen suç üzerine duracağız.
Suç her toplumda ve her dönemde varolmuş ve varolacak bir sosyal olgudur. Suçun niteliğinin ve niceliğinin toplumun yapısına göre farklılık göstermesinin yanında aynı toplum yapısında da zaman içinde değişiklik görülebilir. Suçların nitelik ve niceliklerinde meydana gelen değişmeler genel olarak sosyal değişme süreciyle ilişkilidir.
Suç toplumda gruplar ve kurumlar arasındaki mevcut organizasyonu bozan, gruplar arası dayanışma bağını koparan ve sosyal yapıyı temelinden sarsan bir sosyal problem olarak tarihin ilk dönemlerinden beri araştırmacıların ve bilim adamlarının dikkatini çekmiştir.
Her toplumda kişilerin davranışlarını yönlendirmek amacına yönelik normlara rastlanır. Bu normlar toplumu bozulmaya, çözülmeye karşı konur, kişilerarası ilişkileri düzenler ve toplumun temel yapı ve değerlerini korurlar.
Bireyin canına, malına, namusuna, toplum düzenine kasteden davranışlar sosyal sistemin bütünlüğünü tehdit ederler. Çünkü suç sadece toplumdan topluma değişiklik gösteren normların ihlali değildir, suç toplumun refah ve düzenine ters düşen davranıştır.
Ülkemizde, endüstrileşmiş Batı toplumlarındaki boyutlarda olmasa da suç günümüzde önemli bir problemdir. Geçmiş yıllarla karşılaştırıldığında suç oranlan nüfus artışına paralel olarak, bazı yıllarda nüfusunun artışından daha fazla miktarda artmaktadır. Suç oranlarındaki sayısal artışların yanısıra, muhtevası da genişlemekte, suç işleme yaşı düşmekte, kadın suçluların toplam kadın nüfus içindeki oranlan yükselmektedir. (Önsözden)
Biz bu sosyal problemler arasında hızlı sosyal değişmeye paralel olarak frekansı artan ve çeşitlenen suç üzerine duracağız.
Suç her toplumda ve her dönemde varolmuş ve varolacak bir sosyal olgudur. Suçun niteliğinin ve niceliğinin toplumun yapısına göre farklılık göstermesinin yanında aynı toplum yapısında da zaman içinde değişiklik görülebilir. Suçların nitelik ve niceliklerinde meydana gelen değişmeler genel olarak sosyal değişme süreciyle ilişkilidir.
Suç toplumda gruplar ve kurumlar arasındaki mevcut organizasyonu bozan, gruplar arası dayanışma bağını koparan ve sosyal yapıyı temelinden sarsan bir sosyal problem olarak tarihin ilk dönemlerinden beri araştırmacıların ve bilim adamlarının dikkatini çekmiştir.
Her toplumda kişilerin davranışlarını yönlendirmek amacına yönelik normlara rastlanır. Bu normlar toplumu bozulmaya, çözülmeye karşı konur, kişilerarası ilişkileri düzenler ve toplumun temel yapı ve değerlerini korurlar.
Bireyin canına, malına, namusuna, toplum düzenine kasteden davranışlar sosyal sistemin bütünlüğünü tehdit ederler. Çünkü suç sadece toplumdan topluma değişiklik gösteren normların ihlali değildir, suç toplumun refah ve düzenine ters düşen davranıştır.
Ülkemizde, endüstrileşmiş Batı toplumlarındaki boyutlarda olmasa da suç günümüzde önemli bir problemdir. Geçmiş yıllarla karşılaştırıldığında suç oranlan nüfus artışına paralel olarak, bazı yıllarda nüfusunun artışından daha fazla miktarda artmaktadır. Suç oranlarındaki sayısal artışların yanısıra, muhtevası da genişlemekte, suç işleme yaşı düşmekte, kadın suçluların toplam kadın nüfus içindeki oranlan yükselmektedir. (Önsözden)