“Türkiye'nin yalnızca bir eğitim sorunu yoktur, bir kalkınma sorunu vardır. Ve sosyal yapıyı değiştirmeye eğitimin gücü yetmez. 1960'tan beri aydınlarımız ve siyaset adamlarımız eğitimi neredeyse tamamen unutarak başka bir dilden konuşmaya başladılar. Bu yeni dil teknokratların dilidir ve yatırım, anapara, gelir, gelir dağılımı, üretim, enflasyon gibi sözcüklerden örülmüştür. Artık hepimiz biliyoruz ki, köylü okuma yazma öğrenince tavukları daha fazla yumurta vermeyecektir. Bunun için yol, tavuk yemi, tavuk aşısı ve para gibi olanaklar gereklidir. Ama, her şeyi eğitimden beklemek nasıl yanlışsa, eğitimi bir yana bırakarak, her şeyi ekonomik kalkınmadan ve sanayileşmeden beklemek de o kadar yanlıştır.”
“Atatürk'ün Türk eğitim çalışmaları içinde önemli bir yeri de var. Eğer onun verdiği destek olmasa 1920'lerde ve 30'larda girişilen, karma eğitim, Latin alfabesinin kabulü ve köy eğitimi projeleri gibi önemli reformlar herhalde gerçekleştirilemezdi.” (Arka kapaktan)
“Türkiye'nin yalnızca bir eğitim sorunu yoktur, bir kalkınma sorunu vardır. Ve sosyal yapıyı değiştirmeye eğitimin gücü yetmez. 1960'tan beri aydınlarımız ve siyaset adamlarımız eğitimi neredeyse tamamen unutarak başka bir dilden konuşmaya başladılar. Bu yeni dil teknokratların dilidir ve yatırım, anapara, gelir, gelir dağılımı, üretim, enflasyon gibi sözcüklerden örülmüştür. Artık hepimiz biliyoruz ki, köylü okuma yazma öğrenince tavukları daha fazla yumurta vermeyecektir. Bunun için yol, tavuk yemi, tavuk aşısı ve para gibi olanaklar gereklidir. Ama, her şeyi eğitimden beklemek nasıl yanlışsa, eğitimi bir yana bırakarak, her şeyi ekonomik kalkınmadan ve sanayileşmeden beklemek de o kadar yanlıştır.”
“Atatürk'ün Türk eğitim çalışmaları içinde önemli bir yeri de var. Eğer onun verdiği destek olmasa 1920'lerde ve 30'larda girişilen, karma eğitim, Latin alfabesinin kabulü ve köy eğitimi projeleri gibi önemli reformlar herhalde gerçekleştirilemezdi.” (Arka kapaktan)