#smrgSAHAF Türkolojinin Çeşitli Sorunları Üzerine Makaleler - İncelemeler -

Basıldığı Matbaa:
Türk Tarih Kurumu Basımevi
Dizi Adı:
Kültür Eserleri Dizisi: 369
Stok Kodu:
1199016200
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
XIII + 320 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2002
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199016200
402323
Türkolojinin Çeşitli Sorunları Üzerine Makaleler - İncelemeler -
Türkolojinin Çeşitli Sorunları Üzerine Makaleler - İncelemeler - #smrgSAHAF
0.00
Herhangi bir ulusal kültürün alt yapısını, o ulusun tarihi, yazılı ve sözlü edebiyatı, müziği vb., üst yapısını ise, göreceli olmanın ötesindeki sosyal bilimler oluşturmaktadır.

Türkler'in ve Türk dilli toplumların dilini, tarihini, edebiyatını, güzel sanatlarını vb. inceleyen sosyal bilimlerin tümüyse Türkoloji veya bir başka deyişle Türklük bilgisi disiplinini oluşturmaktadır.

Türkolojinin söz konusu alanlarını oluşturan Türk dilinin, dilbiliminin, tarihinin, tarih biliminin, genel kültürünün ise sosyoloji ve 'felsefenin ışığında incelenmesinin, bilgi-iletişim çağının gereksinimlerinden biri olacağını düşünmekteyiz.

Bu bağlamda Prof. Dr. Mehman Musaoğlu'nun "Türkolojinin Çeşitli Sorunları üzerine Makaleler-İncelemeler" adlı kitabında, Türkolojinin, özellikle de Türkçenin sorunlarının; cümle yapısı, kelime hazinesi, yazı dili problemleri, eğitim ve öğretimi vb. yeni bir Türk dilbilimi anlayışıyla ele alınması dikkat çekicidir.

Geniş bir dil coğrafyasında kullanılmakta olan Türk dilini geliştirmek adına yapılacak öncelikli çalışmaların amacı, bilgi çağında Türkçenin bir eğitim-öğretim, bilim ve iletişim dili olma özelliğini geliştirmek ve Türkçe konuşulan bölgelerde diğer ortak iletişim dilleri (İngilizce, Rusça, İspanyolca) gibi onu da ortak bir bilgisayar-internet dili özelliğine kavuşturmaktır. Türkçenin, böyle bir uygulamadan hareketle, bilgi-iletişim çağının koşulları doğrultusunda araştırılması ve incelenmesi ise, konunun diğer bir boyutunu oluşturmaktadır.

Türkçenin, diğer ortak dünya dilleri gibi, önce bölgesel, sonra ise küresel bir bilgi-iletişim işlevi üstlenmesi, her şeyden önce onun çeşitli Türk yazı dillerinin kullanıldığı coğrafyada, ortak bir eğitim-öğretim aracı olarak yaygınlaştırılmasının desteklenmesiyle sağlanabilir.

Çünkü küreselleşen dünyada kullanılan dillerin sayısı giderek azalmaktadır. Buna bağlı olarak da sözünü ettiğimiz ortak diller, sadece bilgi-iletişim görevini değil, eğitim-öğretim aracı olma işlevini de hem küresel hem bölgesel düzeylerde giderek üstlenmektedir. Türkçenin de hem bölgesel hem de küresel düzeylerde ortak bir dil olma zorunluluğu, Avrupa Birliği'ne girme süreci açısından da önemlidir. - Suat Çağlayan, Kültür Bakanı

Herhangi bir ulusal kültürün alt yapısını, o ulusun tarihi, yazılı ve sözlü edebiyatı, müziği vb., üst yapısını ise, göreceli olmanın ötesindeki sosyal bilimler oluşturmaktadır.

Türkler'in ve Türk dilli toplumların dilini, tarihini, edebiyatını, güzel sanatlarını vb. inceleyen sosyal bilimlerin tümüyse Türkoloji veya bir başka deyişle Türklük bilgisi disiplinini oluşturmaktadır.

Türkolojinin söz konusu alanlarını oluşturan Türk dilinin, dilbiliminin, tarihinin, tarih biliminin, genel kültürünün ise sosyoloji ve 'felsefenin ışığında incelenmesinin, bilgi-iletişim çağının gereksinimlerinden biri olacağını düşünmekteyiz.

Bu bağlamda Prof. Dr. Mehman Musaoğlu'nun "Türkolojinin Çeşitli Sorunları üzerine Makaleler-İncelemeler" adlı kitabında, Türkolojinin, özellikle de Türkçenin sorunlarının; cümle yapısı, kelime hazinesi, yazı dili problemleri, eğitim ve öğretimi vb. yeni bir Türk dilbilimi anlayışıyla ele alınması dikkat çekicidir.

Geniş bir dil coğrafyasında kullanılmakta olan Türk dilini geliştirmek adına yapılacak öncelikli çalışmaların amacı, bilgi çağında Türkçenin bir eğitim-öğretim, bilim ve iletişim dili olma özelliğini geliştirmek ve Türkçe konuşulan bölgelerde diğer ortak iletişim dilleri (İngilizce, Rusça, İspanyolca) gibi onu da ortak bir bilgisayar-internet dili özelliğine kavuşturmaktır. Türkçenin, böyle bir uygulamadan hareketle, bilgi-iletişim çağının koşulları doğrultusunda araştırılması ve incelenmesi ise, konunun diğer bir boyutunu oluşturmaktadır.

Türkçenin, diğer ortak dünya dilleri gibi, önce bölgesel, sonra ise küresel bir bilgi-iletişim işlevi üstlenmesi, her şeyden önce onun çeşitli Türk yazı dillerinin kullanıldığı coğrafyada, ortak bir eğitim-öğretim aracı olarak yaygınlaştırılmasının desteklenmesiyle sağlanabilir.

Çünkü küreselleşen dünyada kullanılan dillerin sayısı giderek azalmaktadır. Buna bağlı olarak da sözünü ettiğimiz ortak diller, sadece bilgi-iletişim görevini değil, eğitim-öğretim aracı olma işlevini de hem küresel hem bölgesel düzeylerde giderek üstlenmektedir. Türkçenin de hem bölgesel hem de küresel düzeylerde ortak bir dil olma zorunluluğu, Avrupa Birliği'ne girme süreci açısından da önemlidir. - Suat Çağlayan, Kültür Bakanı

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat