“Başka ulusu ezen bir ulus özgür olamaz. … Ulusların kaderlerini kendilerinin tayin hakkının tek bir anlamı vardır, o da siyasal anlamda bağımsızlık hakkı, yani ezen ulustan siyasal olarak özgürce ayrılma hakkıdır. Özele indiğimizde, bu siyasal demokrasi talebi, ayrılacak olan ulusun ayrılma için ve ayrılma konusunda referandum için tamamen özgür bir şekilde ajitasyon yürütebilmesi anlamına gelir. Dolayısıyla, bu talep ayrılma, parçalanma ya da küçük devletler kurma talebine denk değildir. Tek bir anlamı vardır, o da her türlü ulusal baskıya karşı mücadelenin tutarlı bir ifadesi olmasıdır.”
“Diğer yandan, ezilen ulusların sosyalistleri, özel olarak, ezilen ulusun işçileri ile ezen ulusun işçileri arasında örgütsel birlik de dahil olmak üzere tam ve koşulsuz birliği savunmalı ve hayata geçirmelidirler. Bu olmadan burjuvazinin türlü çeşitli entrikaları, ihanetleri ve ayak oyunları karşısında proletaryanın bağımsız politikasını ve diğer ülkelerin proleterleriyle sınıf dayanışmasını savunmak mümkün olmayacaktır.”
“Bütün uluslar için tam eşitlik; ulusların kaderlerini kendilerinin tayin hakkı; bütün uluslardan işçilerin birliği; işte Marksizmin, bütün dünyadaki deneyimlerin ve Rusya deneyiminin işçilere öğrettiği ulusal program budur…”
“Başka ulusu ezen bir ulus özgür olamaz. … Ulusların kaderlerini kendilerinin tayin hakkının tek bir anlamı vardır, o da siyasal anlamda bağımsızlık hakkı, yani ezen ulustan siyasal olarak özgürce ayrılma hakkıdır. Özele indiğimizde, bu siyasal demokrasi talebi, ayrılacak olan ulusun ayrılma için ve ayrılma konusunda referandum için tamamen özgür bir şekilde ajitasyon yürütebilmesi anlamına gelir. Dolayısıyla, bu talep ayrılma, parçalanma ya da küçük devletler kurma talebine denk değildir. Tek bir anlamı vardır, o da her türlü ulusal baskıya karşı mücadelenin tutarlı bir ifadesi olmasıdır.”
“Diğer yandan, ezilen ulusların sosyalistleri, özel olarak, ezilen ulusun işçileri ile ezen ulusun işçileri arasında örgütsel birlik de dahil olmak üzere tam ve koşulsuz birliği savunmalı ve hayata geçirmelidirler. Bu olmadan burjuvazinin türlü çeşitli entrikaları, ihanetleri ve ayak oyunları karşısında proletaryanın bağımsız politikasını ve diğer ülkelerin proleterleriyle sınıf dayanışmasını savunmak mümkün olmayacaktır.”
“Bütün uluslar için tam eşitlik; ulusların kaderlerini kendilerinin tayin hakkı; bütün uluslardan işçilerin birliği; işte Marksizmin, bütün dünyadaki deneyimlerin ve Rusya deneyiminin işçilere öğrettiği ulusal program budur…”