Her sabah, alaca aydınlıkta bir alay otomobil Dikmen şosesine dizilir, ver elini Küçükgöl! der gider. Emirgölünün kumsalı onlara Florya'dan, Suadiye'den, Altınkum'dan daha. keyifli gelir.
Kendi hesaplarına yaptıkları bu keyifli banyoya müşteri götürmezler.
Bazısı arasıra muavin yerine bir bar paçozu alır. Sonra aralarında bunu da yasak ettiler: Öyle ya; biri yer, biri bakar, kıyamet ondan kopar. Birisine ikisine şapur şupur da ötekilere yarabbi şükür mü? Getirenler can, getirmeyenler patlıcan... Böyle şey olmaz! Anca beraber, kanca beraber. On iki ay içinde on, on iki sabah, bir saat keyif çatacaklar, orada da mı hır? (Kitaptan)
Her sabah, alaca aydınlıkta bir alay otomobil Dikmen şosesine dizilir, ver elini Küçükgöl! der gider. Emirgölünün kumsalı onlara Florya'dan, Suadiye'den, Altınkum'dan daha. keyifli gelir.
Kendi hesaplarına yaptıkları bu keyifli banyoya müşteri götürmezler.
Bazısı arasıra muavin yerine bir bar paçozu alır. Sonra aralarında bunu da yasak ettiler: Öyle ya; biri yer, biri bakar, kıyamet ondan kopar. Birisine ikisine şapur şupur da ötekilere yarabbi şükür mü? Getirenler can, getirmeyenler patlıcan... Böyle şey olmaz! Anca beraber, kanca beraber. On iki ay içinde on, on iki sabah, bir saat keyif çatacaklar, orada da mı hır? (Kitaptan)