#smrgKİTABEVİ Var Olmak mı Yok Olmak mı: William Shakespeare Oyunlarında Kadın Karakterlerin Temsili - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Zirve Ofset
Dizi Adı:
ISBN-10:
6256455597
Kargoya Teslim Süresi:
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
151
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
180,00
Havale/EFT ile:
172,82
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199239455
626637

https://www.simurgkitabevi.com/var-olmak-mi-yok-olmak-mi-william-shakespeare-oyunlarinda-kadin-karakterlerin-temsili-2025
Var Olmak mı Yok Olmak mı: William Shakespeare Oyunlarında Kadın Karakterlerin Temsili - 2025 #smrgKİTABEVİ
180.00
William Shakespeare, dört yüzyılı aşkın süredir eserleriyle hayranlık uyandırmaya devam ediyor. Peki, onun kadın karakterleri günümüz okur ve seyircileri için ne ifade ediyor?
Oyunlarındaki kadın karakterler, yalnızca Rönesans döneminin toplumsal ve kültürel yapısını mı yansıtıyor, yoksa onların deneyimlerine modern dünyada hâlâ yankı bulan evrensel kadın mücadelesinin birer ön yansıması olarak bakmak mümkün mü?
Bu kitap, Shakespeare'in kadın karakterlerini tarihsel, sosyo-kültürel bağlam içinde ele alarak onların ataerkil düzen içindeki varoluşlarını, isyanlarını ve stratejilerini incelemektedir. Juliet ve Hermia'nın ataerkil toplum düzenine karşı göstermeye çalıştıkları direnişlerinden, Desdemona ve Hermione'nin kıskançlık cenderesinde verdikleri mücadeleye, Portia ve Rosalind'in kılık değiştirerek özgürlüklerini kazanma çabalarına kadar Shakespeare'in kadın karakterleri, yaşadıkları dönemin çok ötesinde birer figür olarak karşımıza çıkıyor.
Sibel İzmir bu kitapta, Shakespeare'in oyunlarını yalnızca kendi döneminin güç ilişkileri çerçevesinden değil günümüzün toplumsal ve politik gerçekleriyle de bağlantılı bir şekilde okumayı öneriyor. Hem akademik hem de genel okuyucuya hitap eden bu çalışma, Shakespeare'in kadın karakterlerinin mücadelelerine odaklanarak, onun yalnızca bir çağın değil, tüm zamanların yazarı olduğunu bir kez daha gösteriyor
Oyunlarındaki kadın karakterler, yalnızca Rönesans döneminin toplumsal ve kültürel yapısını mı yansıtıyor, yoksa onların deneyimlerine modern dünyada hâlâ yankı bulan evrensel kadın mücadelesinin birer ön yansıması olarak bakmak mümkün mü?
Bu kitap, Shakespeare'in kadın karakterlerini tarihsel, sosyo-kültürel bağlam içinde ele alarak onların ataerkil düzen içindeki varoluşlarını, isyanlarını ve stratejilerini incelemektedir. Juliet ve Hermia'nın ataerkil toplum düzenine karşı göstermeye çalıştıkları direnişlerinden, Desdemona ve Hermione'nin kıskançlık cenderesinde verdikleri mücadeleye, Portia ve Rosalind'in kılık değiştirerek özgürlüklerini kazanma çabalarına kadar Shakespeare'in kadın karakterleri, yaşadıkları dönemin çok ötesinde birer figür olarak karşımıza çıkıyor.
Sibel İzmir bu kitapta, Shakespeare'in oyunlarını yalnızca kendi döneminin güç ilişkileri çerçevesinden değil günümüzün toplumsal ve politik gerçekleriyle de bağlantılı bir şekilde okumayı öneriyor. Hem akademik hem de genel okuyucuya hitap eden bu çalışma, Shakespeare'in kadın karakterlerinin mücadelelerine odaklanarak, onun yalnızca bir çağın değil, tüm zamanların yazarı olduğunu bir kez daha gösteriyor
William Shakespeare, dört yüzyılı aşkın süredir eserleriyle hayranlık uyandırmaya devam ediyor. Peki, onun kadın karakterleri günümüz okur ve seyircileri için ne ifade ediyor?
Oyunlarındaki kadın karakterler, yalnızca Rönesans döneminin toplumsal ve kültürel yapısını mı yansıtıyor, yoksa onların deneyimlerine modern dünyada hâlâ yankı bulan evrensel kadın mücadelesinin birer ön yansıması olarak bakmak mümkün mü?
Bu kitap, Shakespeare'in kadın karakterlerini tarihsel, sosyo-kültürel bağlam içinde ele alarak onların ataerkil düzen içindeki varoluşlarını, isyanlarını ve stratejilerini incelemektedir. Juliet ve Hermia'nın ataerkil toplum düzenine karşı göstermeye çalıştıkları direnişlerinden, Desdemona ve Hermione'nin kıskançlık cenderesinde verdikleri mücadeleye, Portia ve Rosalind'in kılık değiştirerek özgürlüklerini kazanma çabalarına kadar Shakespeare'in kadın karakterleri, yaşadıkları dönemin çok ötesinde birer figür olarak karşımıza çıkıyor.
Sibel İzmir bu kitapta, Shakespeare'in oyunlarını yalnızca kendi döneminin güç ilişkileri çerçevesinden değil günümüzün toplumsal ve politik gerçekleriyle de bağlantılı bir şekilde okumayı öneriyor. Hem akademik hem de genel okuyucuya hitap eden bu çalışma, Shakespeare'in kadın karakterlerinin mücadelelerine odaklanarak, onun yalnızca bir çağın değil, tüm zamanların yazarı olduğunu bir kez daha gösteriyor
Oyunlarındaki kadın karakterler, yalnızca Rönesans döneminin toplumsal ve kültürel yapısını mı yansıtıyor, yoksa onların deneyimlerine modern dünyada hâlâ yankı bulan evrensel kadın mücadelesinin birer ön yansıması olarak bakmak mümkün mü?
Bu kitap, Shakespeare'in kadın karakterlerini tarihsel, sosyo-kültürel bağlam içinde ele alarak onların ataerkil düzen içindeki varoluşlarını, isyanlarını ve stratejilerini incelemektedir. Juliet ve Hermia'nın ataerkil toplum düzenine karşı göstermeye çalıştıkları direnişlerinden, Desdemona ve Hermione'nin kıskançlık cenderesinde verdikleri mücadeleye, Portia ve Rosalind'in kılık değiştirerek özgürlüklerini kazanma çabalarına kadar Shakespeare'in kadın karakterleri, yaşadıkları dönemin çok ötesinde birer figür olarak karşımıza çıkıyor.
Sibel İzmir bu kitapta, Shakespeare'in oyunlarını yalnızca kendi döneminin güç ilişkileri çerçevesinden değil günümüzün toplumsal ve politik gerçekleriyle de bağlantılı bir şekilde okumayı öneriyor. Hem akademik hem de genel okuyucuya hitap eden bu çalışma, Shakespeare'in kadın karakterlerinin mücadelelerine odaklanarak, onun yalnızca bir çağın değil, tüm zamanların yazarı olduğunu bir kez daha gösteriyor
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.