#smrgKİTABEVİ Wittgenstein'in Metafizik Eleştirisi : O Felsefenin Katili mi Yoksa Kurtarıcısı mı - 2022

Metafizikçilerin zihinsel çölleri ve öznel dilleri değil, toplumsal yaşamın ortak sağduyusu ürünü olan “gündelik dil” esas alınmalıdır. Çünkü dil zihinsel bir inşa değil, belirli bir topluma ait göstergeler dizgesidir. Kural ve kaideleri belirli bir toplum tarafından sürekli denetlenmekte ve o toplumca onaylanmak zorunluluğu taşımaktadır. Dolayısıyla dil gizlisi saklısı olmayan bir ortaklık zemini ve tamamen objektif anlamlar evrenidir. Bu nedenle Wittgenstein'ın özelde metafizik karşıtı, genelde ise anti-felsefi tutumunun, artık insanlık düşün tarihinin geçmiş dönemlerine ait ‘felsefenin çıkmaz sokağı olarak metafizik' sorunsalına karşı bir tepkiden ibaret olarak değil, gelecek mimarlığına soyunmuş post-truth arayışlara karşı da bir projeksiyon olarak, okunması önem arz etmektedir.
Metafizikçilerin zihinsel çölleri ve öznel dilleri değil, toplumsal yaşamın ortak sağduyusu ürünü olan “gündelik dil” esas alınmalıdır. Çünkü dil zihinsel bir inşa değil, belirli bir topluma ait göstergeler dizgesidir. Kural ve kaideleri belirli bir toplum tarafından sürekli denetlenmekte ve o toplumca onaylanmak zorunluluğu taşımaktadır. Dolayısıyla dil gizlisi saklısı olmayan bir ortaklık zemini ve tamamen objektif anlamlar evrenidir. Bu nedenle Wittgenstein'ın özelde metafizik karşıtı, genelde ise anti-felsefi tutumunun, artık insanlık düşün tarihinin geçmiş dönemlerine ait ‘felsefenin çıkmaz sokağı olarak metafizik' sorunsalına karşı bir tepkiden ibaret olarak değil, gelecek mimarlığına soyunmuş post-truth arayışlara karşı da bir projeksiyon olarak, okunması önem arz etmektedir.