Çağımızda bilişsel teknolojilerin hızla yaygınlaşması gelecekte bütün işletmelerin teknolojik dönüşüm gerçeği ile karşı karşıya kalmalarına neden olacaktır. Bu durumun işletmeleri teknolojik dönüşüm sürecinin bir parçası haline getirmesi beklenmektedir. Bunun sonucunda işletmeler için bilişsel teknolojiler itici ya da yıkıcı bir güç unsurunu oluşturacaktır. "İşletmenin bilişsel teknolojileri kullanarak tamamen otomasyona geçmesi demek “insansız bir ortamın oluşturularak faaliyetlerin sürdürülmesi” anlamına gelmemektedir. Aksine, işletmelerin teknolojik dönüşüm sürecinde başarılı olmalarını sağlamaları için insan ve makine birlikteliği kaçınılmazdır." İnsan makine iş birliğinde organizasyon yapısında iç denetim fonksiyonuna ve iç kontrol mekanizmasına duyulan ihtiyaç ön plana çıkacaktır. O noktada insan varlığı önem kazanarak teknolojik dönüşüm sürecinin iç denetim ve iç kontrol boyutunu destekleyerek geliştirecektir."
Bu kitap Yapay zekâ teknolojilerinin uygulanması hususunda organizasyonlar neden stratejilere ihtiyaç duyar? Yapay zekâ teknolojilerinin denetim ve iç kontrol mekanizmaları ile ilişkisi ve önemi nedir? Denetim ve iç kontrol profesyonellerinin yapay zekâ teknolojileri içerisindeki rolü nedir? Sorularını ele alır. Şeffaf ve hesap verebilirliğin sağlandığı bir temelde yapay zekânın geliştirilmesi hem iç denetim fonksiyonuna hem de iç kontrol mekanizmalarına duyulan ihtiyacı vurgulamaktadır. Çünkü yapay zekâ teknolojilerinin temelinin böyle bir yapıya dayandırılması ancak bilişsel teknolojilerin denetlenebilir bir yapı üzerine kurulması ile mümkün olabilecektir.