Jane Austen, Madame de Staël ve George Eliot'ın erkeklere ait bir dünyada seslerini duyurmak için başvurduğu farklı yolları anlatırken, Louis Comfort Tiffany onu cam yapma teknolojisi ve modada estetiğin trajik saplantılarına götürüyor.
Victor Hugo şu soruyu sorduruyor: “Yaratıcı deha, düşük zekâ ile birarada var olabilir mi?”
Ve sıra Johann Sebastian Bach'a gelince, yaratıcılıkta genetiğin rolüne odaklanma ve kilise orgunun tuhaf dünyasını keşfetme fırsatı veriyor.
Johnson, bazı denemelerinde aydınlatıcı karşılaştırmalar yapıyor: Turner ile döneminin Japon üstadı Hokusai ve iki büyük moda tasarımcısı, Balenciaga ile Dior.
Jane Austen, Madame de Staël ve George Eliot'ın erkeklere ait bir dünyada seslerini duyurmak için başvurduğu farklı yolları anlatırken, Louis Comfort Tiffany onu cam yapma teknolojisi ve modada estetiğin trajik saplantılarına götürüyor.
Victor Hugo şu soruyu sorduruyor: “Yaratıcı deha, düşük zekâ ile birarada var olabilir mi?”
Ve sıra Johann Sebastian Bach'a gelince, yaratıcılıkta genetiğin rolüne odaklanma ve kilise orgunun tuhaf dünyasını keşfetme fırsatı veriyor.
Johnson, bazı denemelerinde aydınlatıcı karşılaştırmalar yapıyor: Turner ile döneminin Japon üstadı Hokusai ve iki büyük moda tasarımcısı, Balenciaga ile Dior.