Dönemine damgasını vurmuş bir siyasal roman. Roman sanatı ve hayat, olanca zenginliği, kargaşaşı, siyasal çalkantıları, acısı, cehennemi ve gülünçlüğüyle hayat... Yaşarken ve Ölürken, Türkiye'yi 12 Eylül 1980 darbesine götüren toplumsal ortamı roman sanatının süzgecinden geçirerek dile getiriyor. Alışılagelmiş siyasal romanlardan çok farklı bir tutumla! "Mutsuz bir toplumda mutlu bireyler olamaz. Sevgi ve aşk hiç olamaz. Yaşarken ve Ölürken'in kişilerinin aşkları da Selim İleri'yi izleyerek söylersem birbirine yasaktır. Çünkü toplumsal yaşam da yasaklarla doludur." (Ahmet Oktay)
Dönemine damgasını vurmuş bir siyasal roman. Roman sanatı ve hayat, olanca zenginliği, kargaşaşı, siyasal çalkantıları, acısı, cehennemi ve gülünçlüğüyle hayat... Yaşarken ve Ölürken, Türkiye'yi 12 Eylül 1980 darbesine götüren toplumsal ortamı roman sanatının süzgecinden geçirerek dile getiriyor. Alışılagelmiş siyasal romanlardan çok farklı bir tutumla! "Mutsuz bir toplumda mutlu bireyler olamaz. Sevgi ve aşk hiç olamaz. Yaşarken ve Ölürken'in kişilerinin aşkları da Selim İleri'yi izleyerek söylersem birbirine yasaktır. Çünkü toplumsal yaşam da yasaklarla doludur." (Ahmet Oktay)