Radikal Gazetesi'nden Kaya Genç'in haberine göre Kırmızı Yayınları'nın ofisinde bir araya gelen yayın kurulu derginin ilk sayısıın krizi konu edinmesini karara bağlamış. Böylece iktisat-edebiyat ve kültür arasında bir düşünme pratiği gerçekleştirildi.
İlk sayıda Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın daha önce yayımlanmamış iki şiiri, Ferit Edgü'nün bir öyküsü, Immanuel Wallerstein'la Banu Güven'in yaptığı bir söyleşi, İoanna Kuçuradi'nin yazın yitirdiğimiz Füsun Akatlı'nın cenaze töreninde yaptığı konuşma, Oruç Aruoba, Enis Batur, Soli Özel, Ekrem Işın, Betül Çotuksöken ve İsmail Ertürk'ün kriz üzerine yaptıkları kapsamlı tartışmalar yer alıyor.
Enis Batur derginin tavrını şöyle özetliyor: “Düşüncelerimizin üzerinde özenle tartışıp hazırlanacağız. Bu mesafeyi almak, kanaat bombardımanının kenarına çekilmek anlamına geliyor. Söyleyeceklerimizi ağır ağır oluşturarak söyleyecek, evrensel bir düzlemde yeni diyaloglara gireceğiz.” Türkiye entellektüellerinin böyle bir dergiye ihtiyaç duyduğunu ifade eden Enis Batur şu çarpıcı sözlerle günümüz gençliğine dönük ciddi bir eleştiri getiriyor; "Adı ‘yeni' ama dergiyi çıkaranlar 50 yaşın üstündeki yaşlı başlı adamlar... Benim için burada en önemli ve cevapsız soru şu: Niçin 20'li yaşlarındaki insanlar böyle bir dergi çıkarmıyor? Böyle bir dergiyi onlar çıkarmalı ve eğer tercih ediyorlarsa bizden yazı istemelilerdi... Biz 20'li yaşlarımızda bunu yaptık.”
Radikal Gazetesi'nden Kaya Genç'in haberine göre Kırmızı Yayınları'nın ofisinde bir araya gelen yayın kurulu derginin ilk sayısıın krizi konu edinmesini karara bağlamış. Böylece iktisat-edebiyat ve kültür arasında bir düşünme pratiği gerçekleştirildi.
İlk sayıda Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın daha önce yayımlanmamış iki şiiri, Ferit Edgü'nün bir öyküsü, Immanuel Wallerstein'la Banu Güven'in yaptığı bir söyleşi, İoanna Kuçuradi'nin yazın yitirdiğimiz Füsun Akatlı'nın cenaze töreninde yaptığı konuşma, Oruç Aruoba, Enis Batur, Soli Özel, Ekrem Işın, Betül Çotuksöken ve İsmail Ertürk'ün kriz üzerine yaptıkları kapsamlı tartışmalar yer alıyor.
Enis Batur derginin tavrını şöyle özetliyor: “Düşüncelerimizin üzerinde özenle tartışıp hazırlanacağız. Bu mesafeyi almak, kanaat bombardımanının kenarına çekilmek anlamına geliyor. Söyleyeceklerimizi ağır ağır oluşturarak söyleyecek, evrensel bir düzlemde yeni diyaloglara gireceğiz.” Türkiye entellektüellerinin böyle bir dergiye ihtiyaç duyduğunu ifade eden Enis Batur şu çarpıcı sözlerle günümüz gençliğine dönük ciddi bir eleştiri getiriyor; "Adı ‘yeni' ama dergiyi çıkaranlar 50 yaşın üstündeki yaşlı başlı adamlar... Benim için burada en önemli ve cevapsız soru şu: Niçin 20'li yaşlarındaki insanlar böyle bir dergi çıkarmıyor? Böyle bir dergiyi onlar çıkarmalı ve eğer tercih ediyorlarsa bizden yazı istemelilerdi... Biz 20'li yaşlarımızda bunu yaptık.”