^{#smrgKİTABEVİ} Yeşil Tersine Lojistik Ürünlere İlişkin Kalite Algısı ve Risk Algısı ile İnovasyon Arasındaki İlişki - 2019

Ekonomik sistemlerin gelişmesi refah seviyesinin artması ile üretim ve tüketim çılgınlığı hava, toprak, su ve benzeri çevre kirliliğini arttırmıştır. Her ne kadar yeni üretim ortamları oluşturuluyor olsa da toprak hala en önemli üretim alanıdır. Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) göre her beş kişiden biri, 1,2 milyar insan, hava kirliliği nedeniyle sağlık sorunu yaşarken, Dünya'nın %40'ını barındıran 80 ülke su sıkıntısı çekmektedir. Yeryüzündeki su kaynaklarının ise sadece %0.03'ü kullanılabilir durumdadır. Üretim ve tüketim planları yapılırken günümüz potansiyelini kısmadan gelecek nesillerin ihtiyacını gözetmek gerekmektedir. Yazar bu çalışmada tedarik zinciri yönetiminde inovasyonel yeşil tersine lojistik faaliyetlerle çevre dostu ürünlerin önemini vurgulamaktadır. Hedonik tüketim çılgınlığında, hazcı tüketime karşı nasıl faydacı tüketim yapılabileceğinin yolunun tüketici algısında gizli olduğunun kapısını aralamaktadır. Gaziantep Üniversitesi İİBF İşletme Bölümünde Dr. Öğretim Üyesi olarak görev yapan Gül Ekinci tüketicilerin yeşil tersine lojistik ürünlere yönelik kalite ve risk algılarını tanımladığı kitabında işletme ve markalara daha itibarlı ve çevreci politika belirlemelerine ışık tutmaktadır. “Yeni Dünyada” en zenginler petrol şeyhleri değil, kaynakları etkin ve doğru kullananlardır. Dr. Gül Ekinci tarafından ele alınan bu kitap Türkiye'nin “Yeşil Tersine Lojistik” ile ilgili yazılan ilk bilimsel kitap niteliğini taşımaktadır. Yazar gelecek ve şu anki nesille açısından çevreye yönelik kaygılarla tüketicilerin istek ve algılarının satın alma, yeşil ekonomi ve sürdürülebilirlik açısından asıl itici güç olduğuna dikkat çekmektedir. Yeşil Lojistik ve Tersine Lojistik bilinen kavramlar olmasına rağmen bu iki kavramın kesişim noktası olan Yeşil Tersine Lojistik faaliyetlerin (geri dönüşüm, yeniden üretim ve yeniden kullanım) gündelik yaşamda karşılaştığımız örneklerine yer veren yazar konunun daha anlaşılır hale gelmesine bilimsel literatür açısından katkıda bulunmaktadır.