#smrgKİTABEVİ Yılların İzi - 2019

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
9757321903
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Nimet Özdemir
Stok Kodu:
1199138664
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
560
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
6
Basım Tarihi:
2019
Resimleyen:
Onur Sönmez
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199138664
524732
Yılların İzi -        2019
Yılların İzi - 2019 #smrgKİTABEVİ
0.00
(İstanbul , 28 Ocak 1895 - 9 Temmuz 1974)

“Hâtıralarımı yazmama talebem, dostlarım ve yakınlarım sebep oldu. Sınıfta, yâhut herhangi bir mecliste sırası gelip, yaşadığım bir vak'ayı anlatacak olsam, orada bulunanlar bunları muhakkak tesbit etmemi isterlerdi. Başladım, sekiz sene ara verdim. Tekrar başladım, yine iki sene aralandı. Kardeşim Prof. Fâhir İz, bunu çok sıkı bir şekilde tâkibe başladı. Avrupa'dan örnekler gösterdi, gittiği yerlerden mektupla nereye geldiğimi sordu; hâsılı beni çalışmaya mecbur etti.”

Takdim yazısında hâtıralarını “şahsi”, “edebî”, “içtimâî” ve “meslekî” olmak üzere dört bölüme ayıran İz, “Düşündüm, yazılsa abesle iştigal sayılmaz; belki târihe küçücük bir ışık olur. Edebiyat târihimize faydası dokunur. Bazı karakter numûnelerini tanıtmakla gençliğe hizmet etmiş olurum. Meslektaşlarımın ve talebelerimin de nasip alacakları paragraflar bulunabilir. İşte bu mülâhazalarla hâtıralarımı tesbite devam ettim.” İyi ki bu teşvikler olmuş ve Hoca hâtıralarını kaleme almış. Çünkü hakikaten Yılların İzi'ni okuduğumuzda edebiyat, kültür ve yakın tarih konusunda bilmediğimiz bir konuyu öğreniyor, bildiklerimizi tashih ediyor ve adamakıllı aydınlanıyoruz.

Hoca eserin başında ailesini anlatıyor. Terbiyelerini aldığı, kendilerinden istifade ettiği ve bir bakıma ilk mektebi ‘ev'in hocaları sayılan aile büyüklerini bize tanıtıyor. Bu arada ‘kadı' olan baba ile yapılan yolculuklar da dile geliyor. “Medine Yolculuğu” ise başlı başına muazzam tablolardan oluşuyor. Okuduğu mektepleri ve buradaki arkadaşlarını yakından tanıyıp seviyoruz. Ve ‘Hocalık hayatı'. Son nefesine kadar devam edecek olan mukaddes görev. Hocalıkla birlikte şiir yazma hevesinin başlaması. Mahir İz'in hâtıralarında sadece edebiyat yok, bir bakıma siyasî gelişmelere de yakından ve birinci ağızdan tanık oluyoruz. Devlet ve siyaset adamları, komutanlar, hatipler, edibler, Milli Mücadele'nin bilinmeyen yönleri. Ve bir dönüm noktası: Âkif'le tanışma… Yatağını arayan iki coşkun ırmağın aynı denizde buluşması… “İstiklâl Marşı”nın yazılış hikâyesi…

Âkif, Ömer Ferid Kam, Rıza Tevfik, Abdülaziz Mecdî, Midhat Cemal Kuntay, Ali Ekrem Bolayır, İbnülemin Mahmud Kemal, Hayret Efendi, Şair Eşref, Ali Emirî, Muhyiddin Râif, Hacı Ârif Efendi, Tâhirü'l Mevlevî, Fuad Şemsi, Mustafa Seyyid Sutüven, Hâfız Yusuf Cemil, İsmâil Sâib Sencer, Kemal Edib Kürkçüoğlu, Süheyl Ünver… Fikir, tasavvuf, ilim ve edebiyat dünyamızın meşhurları ve meçhulları. Arada gazeller, şiirler. 572 sayfalık kitap bir hâtıralar demeti olduğu kadar bir edebiyat metni gibi rahat okunuyor. Son kısımda Mâhir Hocanın vefatı üzerine kaleme alınan mersiye ve târihler ile basında çıkan yazılar var. Kitap indeks ve albümle tamamlanıyor.

Yazı ve şiirleri bir çok gazete ve dergide yayımlanan Mahir Hoca, son yıllarında Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefa'sını sadeleştirdi. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın hazırlattığıKur'an-ı Kerim Meali'nin redaksiyon kuruluna başkanlık etti. Din ve Cemiyet (1973) ile Tasavvuf(1969) isimli iki eseri daha bulunuyor. Biyografisini 1995 yılında Mustafa Özdamar'ın yazdığı Mahir İz'i rahmetle, mağfiret ve şükranla anıyorum. Kabri nur, akibeti güzel, mekânı cennet olsun.

(İstanbul , 28 Ocak 1895 - 9 Temmuz 1974)

“Hâtıralarımı yazmama talebem, dostlarım ve yakınlarım sebep oldu. Sınıfta, yâhut herhangi bir mecliste sırası gelip, yaşadığım bir vak'ayı anlatacak olsam, orada bulunanlar bunları muhakkak tesbit etmemi isterlerdi. Başladım, sekiz sene ara verdim. Tekrar başladım, yine iki sene aralandı. Kardeşim Prof. Fâhir İz, bunu çok sıkı bir şekilde tâkibe başladı. Avrupa'dan örnekler gösterdi, gittiği yerlerden mektupla nereye geldiğimi sordu; hâsılı beni çalışmaya mecbur etti.”

Takdim yazısında hâtıralarını “şahsi”, “edebî”, “içtimâî” ve “meslekî” olmak üzere dört bölüme ayıran İz, “Düşündüm, yazılsa abesle iştigal sayılmaz; belki târihe küçücük bir ışık olur. Edebiyat târihimize faydası dokunur. Bazı karakter numûnelerini tanıtmakla gençliğe hizmet etmiş olurum. Meslektaşlarımın ve talebelerimin de nasip alacakları paragraflar bulunabilir. İşte bu mülâhazalarla hâtıralarımı tesbite devam ettim.” İyi ki bu teşvikler olmuş ve Hoca hâtıralarını kaleme almış. Çünkü hakikaten Yılların İzi'ni okuduğumuzda edebiyat, kültür ve yakın tarih konusunda bilmediğimiz bir konuyu öğreniyor, bildiklerimizi tashih ediyor ve adamakıllı aydınlanıyoruz.

Hoca eserin başında ailesini anlatıyor. Terbiyelerini aldığı, kendilerinden istifade ettiği ve bir bakıma ilk mektebi ‘ev'in hocaları sayılan aile büyüklerini bize tanıtıyor. Bu arada ‘kadı' olan baba ile yapılan yolculuklar da dile geliyor. “Medine Yolculuğu” ise başlı başına muazzam tablolardan oluşuyor. Okuduğu mektepleri ve buradaki arkadaşlarını yakından tanıyıp seviyoruz. Ve ‘Hocalık hayatı'. Son nefesine kadar devam edecek olan mukaddes görev. Hocalıkla birlikte şiir yazma hevesinin başlaması. Mahir İz'in hâtıralarında sadece edebiyat yok, bir bakıma siyasî gelişmelere de yakından ve birinci ağızdan tanık oluyoruz. Devlet ve siyaset adamları, komutanlar, hatipler, edibler, Milli Mücadele'nin bilinmeyen yönleri. Ve bir dönüm noktası: Âkif'le tanışma… Yatağını arayan iki coşkun ırmağın aynı denizde buluşması… “İstiklâl Marşı”nın yazılış hikâyesi…

Âkif, Ömer Ferid Kam, Rıza Tevfik, Abdülaziz Mecdî, Midhat Cemal Kuntay, Ali Ekrem Bolayır, İbnülemin Mahmud Kemal, Hayret Efendi, Şair Eşref, Ali Emirî, Muhyiddin Râif, Hacı Ârif Efendi, Tâhirü'l Mevlevî, Fuad Şemsi, Mustafa Seyyid Sutüven, Hâfız Yusuf Cemil, İsmâil Sâib Sencer, Kemal Edib Kürkçüoğlu, Süheyl Ünver… Fikir, tasavvuf, ilim ve edebiyat dünyamızın meşhurları ve meçhulları. Arada gazeller, şiirler. 572 sayfalık kitap bir hâtıralar demeti olduğu kadar bir edebiyat metni gibi rahat okunuyor. Son kısımda Mâhir Hocanın vefatı üzerine kaleme alınan mersiye ve târihler ile basında çıkan yazılar var. Kitap indeks ve albümle tamamlanıyor.

Yazı ve şiirleri bir çok gazete ve dergide yayımlanan Mahir Hoca, son yıllarında Ahmed Cevdet Paşa'nın Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefa'sını sadeleştirdi. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın hazırlattığıKur'an-ı Kerim Meali'nin redaksiyon kuruluna başkanlık etti. Din ve Cemiyet (1973) ile Tasavvuf(1969) isimli iki eseri daha bulunuyor. Biyografisini 1995 yılında Mustafa Özdamar'ın yazdığı Mahir İz'i rahmetle, mağfiret ve şükranla anıyorum. Kabri nur, akibeti güzel, mekânı cennet olsun.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat