#smrgKİTABEVİ Yirminci Yüzyıl Distopyalarının İşlevselliği Üzerine Bir İnceleme - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Ayhan Matbaacılık
ISBN-10:
6255536013
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
127
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
105,00
Havale/EFT ile:
100,81
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199235677
622630

https://www.simurgkitabevi.com/yirminci-yuzyil-distopyalarinin-islevselligi-uzerine-bir-inceleme-2025
Yirminci Yüzyıl Distopyalarının İşlevselliği Üzerine Bir İnceleme - 2025 #smrgKİTABEVİ
105.00
Bu çalışma, yirminci yu¨zyıl distopyalarının işlevselliğini, toplumsal du¨zenin bozulması ve bireysel özgu¨rlu¨klerin kısıtlanması bağlamında incelemektedir. Ütopyaların iyimser ve idealize edilmiş toplum kurgularının aksine, distopyalar toplumsal yapıların otoriterleşmesi, teknolojik gelişmelerin bireyleri kontrol altına alması ve insan doğasının karanlık yönlerinin açığa çıkması gibi konulara vurgu yapar. Yirminci yu¨zyılın savaşlar, politik karmaşa ve teknolojik ilerlemelerle şekillenen atmosferinde, u¨topyaların ideal toplum hayalleri yerini giderek distopyalara bırakmıştır. George Orwell, Aldous Huxley, Yevgeni Zamyatin ve Ray Bradbury gibi yazarlar tarafından kaleme alınan 1984, Cesur Yeni Du¨nya, Biz ve Fahrenheit 451 gibi klasik distopyalar, bireylerin özgu¨rlu¨klerini kaybettiği, devletin mutlak kontrole sahip olduğu ve teknolojinin bireyleri baskı altında tuttuğu toplumları betimleyerek bu tu¨r tehlikeleri gözler önu¨ne serer. Bu distopik kurgular, u¨topyaların vaat ettiği ideal du¨zenin toplumsal ve bireysel özgu¨rlu¨kleri baskılayarak birer kabusa dönu¨şebileceği eleştirisini içerir. Distopyalar, u¨topyacı ideallerin gerçekleştirilme su¨reçlerinde ortaya çıkabilecek potansiyel tehlikelere dikkat çekmekte; okuru, bireysel hakların korunması gerekliliği u¨zerine du¨şu¨ndu¨rmeye sevk etmektedir. Bu bağlamda çalışma, yirminci yu¨zyıl distopyalarının sadece karanlık bir gelecek tasviri sunmakla kalmayıp aynı zamanda toplumsal eleştiri ve uyarı işlevi gördu¨ğu¨nu¨ vurgulamaktadır.
Bu çalışma, yirminci yu¨zyıl distopyalarının işlevselliğini, toplumsal du¨zenin bozulması ve bireysel özgu¨rlu¨klerin kısıtlanması bağlamında incelemektedir. Ütopyaların iyimser ve idealize edilmiş toplum kurgularının aksine, distopyalar toplumsal yapıların otoriterleşmesi, teknolojik gelişmelerin bireyleri kontrol altına alması ve insan doğasının karanlık yönlerinin açığa çıkması gibi konulara vurgu yapar. Yirminci yu¨zyılın savaşlar, politik karmaşa ve teknolojik ilerlemelerle şekillenen atmosferinde, u¨topyaların ideal toplum hayalleri yerini giderek distopyalara bırakmıştır. George Orwell, Aldous Huxley, Yevgeni Zamyatin ve Ray Bradbury gibi yazarlar tarafından kaleme alınan 1984, Cesur Yeni Du¨nya, Biz ve Fahrenheit 451 gibi klasik distopyalar, bireylerin özgu¨rlu¨klerini kaybettiği, devletin mutlak kontrole sahip olduğu ve teknolojinin bireyleri baskı altında tuttuğu toplumları betimleyerek bu tu¨r tehlikeleri gözler önu¨ne serer. Bu distopik kurgular, u¨topyaların vaat ettiği ideal du¨zenin toplumsal ve bireysel özgu¨rlu¨kleri baskılayarak birer kabusa dönu¨şebileceği eleştirisini içerir. Distopyalar, u¨topyacı ideallerin gerçekleştirilme su¨reçlerinde ortaya çıkabilecek potansiyel tehlikelere dikkat çekmekte; okuru, bireysel hakların korunması gerekliliği u¨zerine du¨şu¨ndu¨rmeye sevk etmektedir. Bu bağlamda çalışma, yirminci yu¨zyıl distopyalarının sadece karanlık bir gelecek tasviri sunmakla kalmayıp aynı zamanda toplumsal eleştiri ve uyarı işlevi gördu¨ğu¨nu¨ vurgulamaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.