"Gözlerimin ileride oynayan çocuklara takıldığını hatırlıyorum," dedi Bahriye. Yüzünde acı bir gülümseme vardı. "Olanlardan habersiz oyunlar oynuyorlardı. Açmaya çalışan gonca güller gibiydiler… Öyle masum, öyle saf, öyle korunmaya muhtaç… Tıpkı benim kucağımdaki yavrularım gibi… Bizi neler bekliyordu? Bir yola çıkmıştık ama kaderimizde daha ne sancılar vardı? Bilmiyorduk. Adına Umut Gemisi dediğimiz o koca demir yığını bizi bir bilinmeze götürüyordu."
"Gözlerimin ileride oynayan çocuklara takıldığını hatırlıyorum," dedi Bahriye. Yüzünde acı bir gülümseme vardı. "Olanlardan habersiz oyunlar oynuyorlardı. Açmaya çalışan gonca güller gibiydiler… Öyle masum, öyle saf, öyle korunmaya muhtaç… Tıpkı benim kucağımdaki yavrularım gibi… Bizi neler bekliyordu? Bir yola çıkmıştık ama kaderimizde daha ne sancılar vardı? Bilmiyorduk. Adına Umut Gemisi dediğimiz o koca demir yığını bizi bir bilinmeze götürüyordu."