#smrgKİTABEVİ Zağra Müftüsünün Anıları: Tarihçe-i Vaka-i Zağra - 2022
1877-1878 Osmanlı Rus Savaşında Rumeli'de Yaşananlar
Zağra Müftüsünün Anıları : Tarihçe-i Vak'a-yı Zağra
"93 Harbi'nde Bulgar ve Rusların Müslümanlara Yaptıkları Mezalim"
Rumeli'de Zulüm
Tarihçe-i Vak'a-yı Zağra
Osmanlı'nın yıkılışı, uzuvları tek tek koparılan bir insana da benzer.
Her darbede kökten dala kadar âdeta sarsılır bir ulu ağaç…
Özellikle tarihimizde 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşıyla bu yıkım hem hızlanır hem de acılar dal budak sarar. Rus ordusu İstanbul'un neredeyse dibine kadar gelir.
Bu eser 93 Harbi esnasında, Bulgaristan coğrafyasında cereyan eden hadiseleri konu edinmektedir. Hatıraları kaleme alan Hüseyin Râci Efendi, savaş sonrasında Eski Zağra'da müftülük görevinde de bulunmuş, zamanının ve bölgenin önemli âlimlerindendir.
Yüz binlerce Müslüman, asırlardır yaşadıkları topraklardan göç etmek zorunda kalırlar. Köklerinden koparılırlar.
Her bakımdan kıymetli bu klasik eserin neşrinde, daha önceki yayınlarda yer almayan Arapça ve Farsça şiirler tercüme edilmiş; ünlü ressamlarca yapılmış yağlıboya tablolarla zenginleştirilmiştir.
1877-1878 Osmanlı Rus Savaşında Rumeli'de Yaşananlar
Zağra Müftüsünün Anıları : Tarihçe-i Vak'a-yı Zağra
"93 Harbi'nde Bulgar ve Rusların Müslümanlara Yaptıkları Mezalim"
Rumeli'de Zulüm
Tarihçe-i Vak'a-yı Zağra
Osmanlı'nın yıkılışı, uzuvları tek tek koparılan bir insana da benzer.
Her darbede kökten dala kadar âdeta sarsılır bir ulu ağaç…
Özellikle tarihimizde 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşıyla bu yıkım hem hızlanır hem de acılar dal budak sarar. Rus ordusu İstanbul'un neredeyse dibine kadar gelir.
Bu eser 93 Harbi esnasında, Bulgaristan coğrafyasında cereyan eden hadiseleri konu edinmektedir. Hatıraları kaleme alan Hüseyin Râci Efendi, savaş sonrasında Eski Zağra'da müftülük görevinde de bulunmuş, zamanının ve bölgenin önemli âlimlerindendir.
Yüz binlerce Müslüman, asırlardır yaşadıkları topraklardan göç etmek zorunda kalırlar. Köklerinden koparılırlar.
Her bakımdan kıymetli bu klasik eserin neşrinde, daha önceki yayınlarda yer almayan Arapça ve Farsça şiirler tercüme edilmiş; ünlü ressamlarca yapılmış yağlıboya tablolarla zenginleştirilmiştir.